Akciğerde normalden farklı ve anormal şekilde bölünme eğilimine giren hücreler akciğer kanseri gelişimine neden olabilir. Medicana Kadıköy Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bülent Arman bu kanser türü ve çeşitli özellikleri hakkında ayrıntılı bilgi verdi.Akciğer Kanserinin Belirtileri Nelerdir?Akciğer kanseri dünyadaki kansere bağlı ölüm nedenleri arasında başta gelen kanser türüdür. Akciğer kanserinin alt türleri arasında en sık karşılaşılan ise küçük hücreli akciğer kanseridir. Adenokarsinom ve skuamöz hücreli karsinom diğer akciğer kanseri alt tiplerine örnek teşkil eder.Akciğer kanseri herhangi bir nedene bağlı olarak ortaya çıkabilir ancak günümüzde akciğer kanseri vakalarının büyük bir çoğunluğu tütün kullanımı ve tütün dumanına maruziyet ile ilişkili olarak tespit edilmektedir. Maden işçisi, boya, vernik, çimento sanayi, gemi sanayi hasatlığın sık görüldüğü mesleklerdir.Hem küçük hücreli akciğer kanserinde hem de diğer küçük hücreli olmayan akciğer kanseri türlerinde benzer belirtiler ortaya çıkabilir:•Gittikçe kötüleşen öksürük•Kanlı ya da kansız balgam çıkarma•Öksürme, gülme ya da derin nefes alma ile kötüleşen göğüs ağrısı•Ses kısıklığı•Nefes darlığı•Halsizlik ve güçsüzlük•İştah azalması ve istemsiz kilo kaybıBu belirtiler dışında akciğer kanseri hastalarında bronşit ve pnömoni (zatürre) gibi solunum yolu enfeksiyonlarına sık sık rastlanabileceğini söyleyen Medicana Kadıköy Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bülent Arman belirtilerin kanserin seyrine ve vücutta yayıldığı bölgeye göre değişiklik gösterebileceğinin altını çizdi.Akciğer Kanseri Evrelendirilmesi Nasıldır?Akciğer kanserlerinde evrelendirme, temel olarak rahatsızlığın ne kadar yayıldığını ifade eder ve tedavi planlaması için önemli bir konudur. Akciğer kanseri tedavisinin başarı şansı hastanın ne kadar erken evrede tespit edildiğine göre değişebilir. Erken evrelerde ve henüz yayılım (metastaz) gerçekleştirmeden tespit edilen akciğer kanserlerinde tedavi ile daha iyi sonuçlar alınabileceğini belirten Medicana Kadıköy Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bülent Arman bu evreler ve özellikleri konusunda bilgi verdi.Küçük hücreli olmayan akciğer kanserleri temel olarak 4 evrede incelenir. Evre 1, akciğerlerde kanserin tespit edildiği ancak vücudun diğer yerlerinde rahatsızlığa rastlanmayan evredir. Evre 2’de ise akciğer dokusuna ek olarak, çevrede yer alan lenf nodlarında da kanser tespit edilir. Bu kanser türünün 3. evresi, rahatsızlığın göğsün orta bölümünde yer alan lenf nodlarına yayılmasıdır. Küçük hücreli olmayan akciğer kanserlerinin son evresinde, akciğer kanseri akciğerlere, akciğerlerin çevresindeki dokulara ve uzak organlara yayılım göstermiştir.Küçük hücreli akciğer kanserleri ise temel olarak 2 ana evrede incelenir. İlk evresinde kanser sadece akciğer ve çevre lenf nodlarında tespit edilir ve bu evre sınırlı hastalık evresi olarak adlandırılır. İler evre terimi ise kanserin akciğer dışındaki dokulara yayılması halinde kullanılır. Akciğer Kanseri Tanısı Nasıldır?Akciğer kanserleri ile ilgili semptom gösteren ve bu rahatsızlıktan şüphelenilen hastalarda tanı amacıyla birçok yönteme başvurulabilir. Tanısal yaklaşımın ilk aşamasında fizik muayene yer alır. Muayene esnasında hastanın lenf nodlarını muayene edilir, solunum sesleri, kanındaki oksijen satürasyonu ve kan basıncı gibi yaşamsal belirtilerinde herhangi bir anormallik olup olmadığı incelenir.Fizik muayene sonrasında tanı amacıyla birçok görüntüleme yönteminden faydalanılabilir. Bilgisayarlı tomografi iç organların kesitsel olarak görüntülenmesini sağlayarak akciğer kanserinin erken evrede tespit edilmesinde faydalı bir radyolojik görüntüleme tetkikidir. Burada en önemli erken kanser belirtisi şüpheli nodüllerdir.Bronkoskopi adı verilen küçük ve ince bir tüp ağızdan ya da burundan soluk borusuna ilerletilerek akciğer ve bronşların gözlenmesi sağlanabilir. Bronkoskopi esnasında şüpheli bölgelerden ileri incelemeler yardımıyla hücre örneği alınabilir. Balgam sitolojisi, alınan sıvı örneğinin mikroskop altında incelenmesi ile içerisinde herhangi bir kanser hücresi olup olmadığının araştırılması işlemidir.Bu yöntemler ile kitlelerin varlığı ortaya konulabilir. Kanserin tespiti sonrasında karakterinin iyi ya da kötü olduğu konusunda tereddüte düşülen durumlarda ise biyopsi işlemine başvurulabileceğini belirten Medicana Kadıköy Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Bülent Arman biyopsi ile kanserin tipinin tespit edilmesinin tedavi planlamasına yardımcı olabileceğini sözlerine ekledi. Kaide olarak 5 yıldan fazla, günde 5 sigaradan fazla ve 50 yaş üzerindeki şahıslar şüpheli olarak algılanarak 6 ay- yılda bir akciğer check-up’ından geçirilmelidir. Buna 5-5-5 kaidesi diyoruz.
KURUMSAL HABERLER
Akciğer Kanseri En Sık Rastlanan Kanser Türlerinin Başında Yer Alıyor
- Süleyman Bülent Arman
- Profili Gör