Medicana International Ankara Hastanesi Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Remzi Sağlam'ın başında bulunduğu ekibin icat ettiği lazerle böbrek taşı kıran Türk robotu, Avrupa’da yepyeni bir tedavi şekli olarak kabul ediliyor. Alanında dünyanın en önde gelen ismi olan Fransız Profesör Olivier Traxer, Medicana International Ankara Hastanesi'nde “İbn-i Sina” ile gerçekleştirilen ameliyata katıldı ve “İşte gelecek bu” diye konuştu.
Paris Üniversitesi Tenon Hastanesi'nden Prof. Dr. Olivier Traxer, 22 Ocak 2014 tarihinde Medicana International Ankara Hastanesi'nde “İbn-i Sina” ile gerçekleştirilen kurs ve ameliyatlara katıldı. Traxer, “fleksibil üreterorenoskopi” konusunda dünyada en önde gelen isim olarak gösteiliyor. Türk robotuna hayran kalan Traxer, ameliyatın ardından “İşte gelecek bu” diye konuştu. Fransız hekim, Paris Üniversitesi’ne davet ettiği ekiple robotun Tenon Hastanesi'ne kurulması konusunda ön görüşme de yaptı. Geçtiğimiz aylarda Ankara'ya gelerek Türk robotunu kullanan ünlü Alman Profesör Rassweiler de cihaza hayran kalmıştı.
Avrupa Üroloji Kongresi'nde tanıtılacak
Robotu geliştiren ekibin başında yer alan Medicana International Ankara Hastanesi Üroloji Profesörü Remzi Sağlam, robotu kullanmak için ABD'den Norveç'e, İngiltere'den Romanya ve İran'a kadar çok sayıda hekimin sırada olduğunu kaydetti. Sağlam, 13 Nisan 2014 tarihinde yaklaşık 12 bin kişinin katılımıyla Stockholm’de yapılacak Avrupa Üroloji Kongresi'nde Türk robotu ile İsveçli bir hastayı tedavi edecek.
Hasta ertesi gün işine dönebiliyor
Sağlam, robot hakkında şu bilgileri verdi:
“Türk robotu İbn-i Sina (Avicenna) kullanarak yapılan 'robotik lazer ile fleksibil üreterorenoskopi' yöntemi böbrek taşlarının, hastanın idrar yollarından girilerek, kesmeden ve delmeden tedavisine imkan sağlıyor. Fleksibil, yani ucuna kumanda edilebilme özelliği nedeniyle böbreğin bütün boşluklarına ulaşılabildiği için diğer tedavi yöntemleriyle ulaşılamayan taşlar da tedavi edilebiliyor. Doktor, robotu oturarak, daha ergonomik şartlarda kullandığı için yorulmadan, konsantrasyonu kaybolmadan hastanın taşını Robotik lazer ile çok hassas bir şekilde toz haline getirebiliyor. Bu şekilde ortaya çıkan taş tozlarının dökülme problemi olmuyor, taşların çoğu daha tedavi sırasında idrara karışıp atılıyor. Ameliyat sonrasında ağrı olmuyor. Bu şekilde tedavi edilen hasta sadece bir gece hastanede kalıyor ve ertesi gün evine ve işine dönebiliyor.”