Son dönemde uyku bozukluğu şikayetlerinde artış görüldüğünü belirten Medicana Çamlıca Hastanesi hekimlerinden Uzman Klinik Psikolog Kübra Bozkurt, “Uyumakta sıkıntı yaşayan insanlar değerlendirildiğinde pandemi sürecinde yaşadıkları kaygı, ekonomik sıkıntılar ve izole bir yaşamın etkisi olduğunu görüyoruz. Bunlar psikolojik nedenli uyku bozukluğu olarak örneklendirilebilir. Post-covid dönemine girmiş bazı hastaların ise uykusuzluk şikayetlerinin devam ettiği görülüyor. Uyku bozukluklarının nedenlerine göre, post-covid sürecinde olan hastaların bazılarında kaygı sorunu bile olmadığı raporlanıyor. Bu durumda psikolojik bir nedenden değil, Covid-19’un sinir sisteminde neden olduğu hasardan ötürü organik nedenli uyku bozukluklarının başladığını söyleyebiliriz.” dedi.
Uyku Bozukluğu Nedir?
Uyku bozukluklarının temelde ikiye ayrılabileceğini belirten Uzm. Klinik Psikolog Kübra Bozkurt, “Psikolojik nedenli olanlar ve organik nedenli olanlar şeklinde ayırabiliriz. Uyku bozukluklarına nasıl müdahale edilmesi gerektiğinden bahsetmeden önce, nasıl uyuduğumuzu, uyku sırasında hangi hormonun salgılandığını ve vücudumuzdaki işlevlerini bilmekte fayda var.” Dedi ve sözlerine şöyle devam etti: “Melatonin uykuya dalmamızı sağlayan bir hormondur. Gün ışığına adapte olan vücudumuz bu hormonu gündüz saatlerinde salgılamaz. Gün ışığının sona erdiğini algılayan hücrelerimiz bunu beyne iletir. Hormon salınımını sağlayan epifiz bezi de melatonin salınımını başlatır. Güneş battıktan sonra salınmaya başlar, rutindeki uyku saatimiz yaklaştıkça salınımı artar. Gün doğumuna yakın salınımını azalarak sonlanır. Melatonin hormonu sayesinde uyku ve uyanıklık farkındalığı oluşur. Salınım arttıkça, dışarıdan aldığımız sinyalleri beynimiz daha az algılar, bu da uyku hissini oluşturur. Yorulduğumuzu ve dinlenmemiz gerektiğini fark ederiz. Melatonin hormonunun uyku ritmini düzenlemesinin yanı sıra bağışıklık sistemini güçlendirmesi, hücreleri yenilemesi, stresi kontrol altında tutması gibi işlevleri vardır.” dedi.
Covid -19’un Uyku Üzerindeki Etkisi
Covid-19 virüsüne yakalananlarda hastalık sonrası uyku bozukluğu görülmeye başlandığını belirten Uzm. Klinik Psikolog Kübra Bozkurt, “Covid-19 salgınının başlangıcında yapılan bazı araştırmalar, uyku hormonu olarak da bilinen melatoninin virüsü blokladığını ortaya çıkardı. Amerika’da yapılan bir müdahalede, entübe hastalara melatonin takviyesi verilmesiyle, iyileşme oranlarının arttığı görülmüştür. Yani uykunun bağışıklık sistemimiz için ne kadar önemli olduğu Covid-19 salgınında da bir kez daha vurgulanmıştır. Uyku problemleri yaşamaya başlayan insanların sirkadiyen ritimleri de bozulmuştur. Melatonin salınımı ve düzenli bir uyku sirkadiyen ritimlerin düzenlenmesi için önemlidir. Sirkadiyen ritimleri, vücudumuzun yerine getirmesi gereken biyolojik işlevleri takip eden biyolojik beden saati olarak tanımlayabiliriz. Dış kaynaklardan aldığımız, vücudumuzun algıladığı sinyaller, sirkadiyan saatin işlevsel çalışmasını sağlar. Sabah iş vakti yaklaşınca alarmla uyanmamız, iş yerinde öğle arası vakti gelince hissettiğimiz mide kazıntısı, akşam eve dönerken güneşin batışıyla beraber hissettiğimiz yorgunluk ve uykulu hal dışarıdan aldığımız sinyallere örnek verilebilir. Covid-19 salgınında evden çalışan veya covid karantinasında olan birçok insan bu sinyallerden mahrum kaldı. Doğal olarak biyolojik saatimiz sorun çıkarmaya başladı çünkü vücudumuzun alıştığı belli bir rutin artık yok.” dedi.
Uyku Bozukluğuna Karşı Ne Gibi Önlemler Alınmalı?
Melatonin hormonu eksikliğinin uykusuzluğa neden olan en büyük faktör olduğunun altını çizen Medicana Çamlıca Hastanesi hekimlerinden Uzman Klinik Psikolog Kübra Bozkurt, “Belirtildiği gibi, melatonin hormonu ışığın olmadığı ortamda en fazla salgılanır. Bu nedenle gece geç saatlerde televizyon izlemek, bilgisayarın başında fazla vakit geçirmek, yatarken telefonla uğraşmak, uyunan odada gece lambasını açık bırakmak melatonin hormonunun salınımı engeller, bu da uykusuzluğa yol açar. Birçok araştırma yeterli uyku süresinin 6-8 saat arası olduğunu söylüyor ama bunu uygulamasına rağmen günümüzde hala uykusuzluk (insomnia) ve fazla uyuma (hypersomnia) şikayetlerini yaşayan insanlar olduğunu görüyoruz. Sağlıksız bir uykunuz olduğunu gösteren birkaç işaret vardır.” dedi ve bunları şöyle açıkladı:
Uyku Düzeninin Bozulmasına Karşı Neler Yapılabilir?
Uyku düzeni için birkaç öneri paylaşan Uzman Klinik Psikolog Kübra Bozkurt, şunları söyledi: “Evden çalışmaya başlayanlar veya haftanın birkaç gününü iş yerinde, geri kalanı evinde çalışarak geçirenler, okul eğitimini evde devam ettiren öğrenciler, sosyal hayatı kısıtlandığı için evde daha çok zaman geçirmek zorunda kalanlar bu tavsiyeleri uygulayabilirler. Özellikle post- covid sürecinde nörolojik şikayetleri devam eden hastalar da bu tavsiyeleri uygulamalılar. Çünkü bağışıklığı kuvvetlendirmek için, dört fazdan oluşan uykunun, ilk iki fazını gerçekleştirebilmek bile, metabolizmanın düzenlenmesine yardımcı olur.