Böbrek nakli olmuş hastalar bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaç kullandıkları için genel enfeksiyonlara karşı dirençlerinin düşük olduğu kabul edildiğini vurgulayan Medicana International Ankara Hastanesi Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Siren Sezer, “Nakilden sonra ilk 6 ay nakil sırasında uygulanan tedavilerin etkisiyle bağışıklıklarının en güçsüz olduğu dönemdir. Bu dönemde sitomegalovirüs gibi kendi vücudunda uyuyor halde bulunan virüsler canlanarak enfeksiyona yol açabildiği gibi, sağlıklı kişilerde pek görülmeyen pnömosistis karini gibi zatürre yapan bakteriyel enfeksiyonlara açıktırlar. Yine vücudumuzda üriner sistemde uyuyor halde bulunan ve daha yoğun immün sistemi baskılayan ilaç kullanan hastalarda canlanan polioma olarak isimlendirilen bir virus, nakil böbrekte enfeksiyon yapabilmekte ve böbrek kaybına yol açabilmektedir.” uyarısında bulundu.
Böbrek nakilden sonraki ilk 3-6 ay hastalara mantar, sitomegalovirus ve pnömosistis karini enfeksiyonlarına karşı koruyucu/baskılayıcı antibiyotik, anti-viral ve anti-mantar ilaçlar kullanıldığını açıklayan Dr. Sezer, “Bu dönemde kişisel hijyenin maksimum olmasına dikkat edilmeli, çevrenizde enfeksiyonların sık olduğu bir dönem ise (örneğin grip) kişisel isolasyona önem verilmesi gerekmektedir.” açıklamasında bulundu.
Böbrek nakil öncesi ve sonrası grip aşılarını düzenli yapılması, hekim kontrolünde zatürre aşısının uygulanmasının önemli olduğunun altını çizen Dr. Sezer ayrıca nakil hastalarına canlı aşı uygulamalarının önerilmediğini vurgulayarak “Genelde nakilden sonraki birinci yıldan sonra görülen enfeksiyonlar sağlıklı kişilerde görülen enfeksiyonlara benzemektedir. Ateş en önemli enfeksiyon belirtisidir. Bir nakil hastası ateşlendiği zaman ihmal etmemeli, en yakın sağlık merkezine başvurmalıdır. Kullandığı ilaçların bağışıklık sistemi üzerine etkisi nedeniyle basit bir enfeksiyon beklenmedik daha ağır bir tabloya neden olabilmektedir.” dedi.
Böbrek nakli ve Corona enfeksiyonu
Şu anda gündemde olan Corona virüsü (Covid 19) solunum yoluna yerleşerek sağlıklı toplumda yaklaşık %5 yoğun bakıma yatış gerektiren,%2.4 ölümle sonuçlanan ciddi akciğer enfeksiyonuna yol açmakta olduğunu hatırlatan Dr. Sezer, Corona enfeksiyonu sırasında ağır solunum yetmezliği gelişen hastalar solunum cihazına bağlanmaktadır. Bu izlem sırasında akciğerde ek bakteriyel enfeksiyonlar da gelişebilmektedir. Corona virus öksürme, hapşırma ile ortama saçılan damlacık yoluyla yayılmaktadır. Ağır bir virus olduğu için yüzeylere kolay yapışmakta ve kalmakta, elle temas ettiğimiz kapı kolu, elektrik düğmesi benzeri yüzeylerden elimize bulaşabilmektedir. Bu nedenle mümkün olduğunca elleri yüz ve gözlere sürmemeye dikkat edilmeli ”diye konuştu.
Dr. Sezer, Corona virüsün hasta olan kişiden yayılan damlacıları direkt solunması veya damlacıklardan yayılan virüslerin yapıştığı yüzeylere ellerle temastan sonra ellerin ağız, burun veya göz mukozasına götürülmesi ile bulaşmak olduğunu ve nakil hastalarında corona virüsünün daha ağır seyredeceğine dair bir veri olmadığını açıklarken “Ancak yine de diğer enfeksiyonlarda geçirdiğimiz tecrübe ile nakil hastasının Corona'ya karşı maksimum önlem ile koruma tedbirlerinin alması gerektiğini vurgulamak gerekir.” uyarısında bulundu.
Dr. Sezer, Böbrek nakli olan hastalar için corona virüsten korunma yöntemlerini şu şekilde sıraladı:
Hastanın ve evdeki bireylerin el hijyenine dikkat etmesi;
Eve girişte, her öksürük hapşırık sonrası, yemek hazırlamadan ve hazırlık bitiminde, her evcil hayvana temasta, yemek yemeden yıkanılması
Ellerin sabun ile yıkanıyorsa en az 20 saniye süreyle, alkol içeren bir dezenfektan kullanılıyorsa en az %60 alkol ile 20 saniye temizleme süresi uygulanması
Dışarıda kullanılmış olan telefon gibi objelerin alkol içeren dezenfektan ile temizlenmesi
Hasta olmasalar da evdeki bireylerin maske takması
Ev isolasyonuna maksimun uyum
Sosyal temasta arada 2 metre kuralına uyulması,
Dışarı ile ilişkili kişilerle aynı ortamda bulunmamak, dışarıda giyilen kıyafetleri eve girince çıkarılması, eve girişte ellerin ve her iki kolun dirseğe kadar yıkanması, el antiseptiği kullanımı
Kapalı ortamda grup görüşmelerinin yapılmaması, ev ziyareti gibi sosyal görüşmelerin yapılmaması , el sıkışma, sarılma gibi selamlaşma alışkanlıklarından vazgeçilmesi
Hastalık olasılığı olan kişilerin mutlaka maske takması ve hasta ile aynı ortamı paylaşmaması, imkan var ise tuvaletin ayrılması
Sağlıklı kişilerin dahi öksürme ve hapşırma sırasında mendil kullanması
Sağlıklı beslenme-meyve sebze ve protein tüketimi, hazır her türlü gıdadan sakınılması
Direk yenecek meyve benzeri gıdaların sirkeli su ile yıkanması ve yıkama imkanı olmayan besinlerde tüketmeden önce 3-6 saat bekletilmesi
Doktorunuza danışarak vitamin C, çinko, selenyum, vitamin D takviyesi olmak, probiyotik kullanmak virüse karşı bağışıklığınızı arttıracaktır.