Kanserin tanı ve tedavisinde kullandığı teknolojik altyapıyı yenileyen Medicana International Ankara Hastanesi, ileri evre kanser hastaları da dahil olmak üzere hastaların tedavi süreçlerinde karşılaşabileceği yan etkileri en aza indirmek için yatırımlarına devam ediyor. Modern ve sofistike tıp teknolojilerindeki gelişmeleri yakından takip eden Medicana Sağlık Grubu’nun Ankara Hastanesi’nin kullanmaya başladığı küçük lezyonları bile daha erken, daha yüksek güvenle daha düşük doz ile görüntüleyebilen Discovery IQ PET /CT ile solunum ayarlı radyoterapi yapabilen ve ikincil kanser oluşum riskini en aza indirebilen Versa HD cihazları kanserli hastaların daha konforlu ve etkin tedavileri için umut oluyor.
"Kanser Tedavisinde Yeni Bir Umut Işığı"
Kanserin tanı ve tedavisinde önemli bir dönüm noktası olarak kabul edilen yeni nesil teknolojilerle hizmet vermeye devam edeceklerini belirten Medicana International Ankara Hastanesi Genel Müdürü Op. Dr. Gülçin Türkmen Sarıyıldız, şunları kaydetti:
“Ankara'da açıldığı günden bu yana multidisipliner tedavi yaklaşımı ve tıbbın tüm dallarında sahip olduğu güçlü hekim kadrosu ile teknolojiyi takip ederek hizmet veren hastanemiz kanser tedavisinde ön plana çıkmıştır. Bugüne kadar yaklaşık 1 milyon 850 bin hastamıza sağlık hizmeti verdik. Yaklaşık 15 bin hastamıza kanser hücresini lokalize ederek tedavi planlaması sağlayan PET CT görüntüleme hizmeti sunduk. Yaklaşık 12 bin hastamız da hastanemizde radyoterapi (ışın) tedavisinden faydalandı. Bu hizmetleri verirken en yüksek teknoloji ile çalışmak en büyük arzumuz. 2008 yılından bu yana SGK ödemelerinde artış olmadığı halde hastalarımıza en iyi hizmeti verebilmek için yatırım yapmaya devam ediyoruz. Üstelik bu cihazlarla yapılan işlemlerde SGK kapsamında ilave ücret almaksızın hizmet veriyoruz. Bugüne kadar Türkiye'nin kanser hastalığıyla mücadelesine destek olan Medicana Ankara Hastanesi, Discovery IQ PET /CT ve Versa HD cihazlarıyla etkin tanı ve tedavinin yanı sıra hasta konforu öncülüğünde hizmet vermeye devam ediyor olmaktan gurur duyuyor."
Sarıyıldız, “Türkiye’nin sağlık teknolojilerindeki gelişimine katkı sunan yeni cihazlarımız, Grubumuz’un sağlık alanındaki ihtiyaçlara daha hızlı ve etkili çözümler üretme hedefi doğrultusunda hayata geçirildi. Ankara ve çevresindeki illerden gelen hastalarımıza, sağlık turizmi hastalarımıza hem daha etkin hem de kaliteli bir tedavi imkanı sunabilmek, hepimiz için memnuniyet verici bir gelişme” diye konuştu.
“Akıllı Radyoterapiyle Sağlam Organlar Korunacak”
Yeni teknoloji ile hassas kontrollerin ardından ışınlamanın/radyoterapinin sadece dakikalar içinde tamamlandığını ve hastalara daha kısa sürede ve daha etkin radyoterapi sunduklarını belirten Medicana International Ankara Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Prof. Dr. Kaan Oysul ise şu bilgileri verdi:
“Günümüzde kanser tedavisinde kullanılan radyoterapinin dört özelliğe sahip olması gereklidir.İlk olarak tedavi dozunun doğru bir şekilde tümöre uygulanması gerekir. Bu çok tecrübeli bir tedavi ekibinin işidir. İkincisi radyoterapinin akıllı olması gereklidir. Tedavide kullandığımız radyasyon akıllı değildir. Tümörü tedavi ederken tümörü çevreleyen sağlam dokuya da zarar verir. Bu problem son 10 yıldır kullanılmaya başlanan yoğunluk ayarlı radyoterapi ile nispeten problem olmaktan çıkmış ve radyasyon hiç olmadığı kadar akıllı olmuştur. Üçüncüsü radyoterapiyi isabetli bir şekilde uygulamanız gereklidir. Hastaların tedavi sırasındaki pozisyonlarının kontrolünü içeren bu tedaviye de görüntü rehberliğinde radyoterapi denmektedir. Dördüncüsü ise değişen koşullara uyumlu radyoterapi yapılmasıdır. Hastayı tedavi esnasında sabitleseniz bile tedavi esnasında hedef yani tümör, nefes ile hareket etmektedir. Solunum ayarlı radyoterapide tümörün hareketine uyumlu tedaviler uygulamak mümkündür. İşte VERSA HD teknolojisi, kanser radyoterapisinde, doğru, akıllı, isabetli ve uyumlu tedavi uygulayabilme özelliklerine sahip bir cihazdır."
Oysul, "VERSA HD, daha kısa sürede tedavi ve daha az sızıntı doz sayesinde sağlam organları koruyarak 15-20 yıl sonra ortaya çıkabilecek ikincil kanser oluşum riskini en aza indirme özelliğine sahip. Bu sayede meme, akciğer, prostat kanserleri ile jinekolojik, gastrointestinal ve baş-boyun tümörlerinde de yüksek başarılı tedavi mümkün” dedi.
Prof. Dr. Kaan Oysul ayrıca, cihazın yüzde 30 elektrik tasarrufuyla doğa dostu bir teknoloji sunduğunu ve "yeşil hastane" uygulamalarına önemli bir örnek olduğunu ekledi.
“Daha Az Radyasyonla Görüntüleme"
Türkiye'de PET/CT teknolojilerinin gelişimi hakkında bir sunum yapan Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Ünlü, “PET/CT teknolojisi, kanserli hücrelerin yerini saptayarak hastalığın yaygınlığı (evre), tedaviye yanıt verip vermediği ile bölgesel nüks ya da uzak yayılım olup olmadığını görüntülüyor. Bu teknolojideki yenilikler, artık çok daha küçük lezyonlarda daha yüksek doğrulukla görüntülemeyi mümkün kılıyor. Daha kısa sürede ve daha az radyoaktif madde kullanılarak görüntüleme yapılıyor. Bu da hastanın daha az radyasyon alması ve radyoterapi planlamasında sağlam organların korunması anlamına geliyor" diye konuştu.
Medicana International Ankara Hastanesi Nükleer Tıp Uzmanı Dr. Nalan Can da Medicana bünyesinde hizmete giren son teknoloji PET CT cihazını "küçük lezyonları daha erken, daha yüksek güvenle ve daha düşük dozda görerek daha hızlı tarama yapan, daha verimli okuma sağlayan bir cihaz" olarak tanımladı. Can, cihazı en çok akciğer, lenf, meme ve kolon kanserlerinde kullandıklarını söyledi. Tedavi yanıtının çoğu zaman, diğer yöntemlere göre daha erken saptanabildiğini belirten Can, böylece hastanın daha yakından takip edildiğini ve başka tedavi şekillerine geçiş imkanı bulduklarını ekledi.