Yaşam boyu karşılaşılan çeşitli sağlık problemleri altta yatan nedene bağlı olarak yaşam kalitesini farklı düzeylerde olumsuz etkileyebildiği gibi kimi durumlarda hayatı tehdit edici boyutlara varabilir. Bu rahatsızlıkların ayırt edilmesinde en önemli etkenlerin başında hastalarda görülen semptomlar ve buna yönelik yürütülen tanı testleri gelir. Bazı klinik belirtiler her ne kadar bazı ciddi sağlık problemlerine işaret ediyor gibi görünse de daha selim seyirli rahatsızlıklardan kaynaklanabilir. Bu klinik belirtilerden biri de sol kolda uyuşmadır.
Sol kolda uyuşma, kolun belirli bir bölümünde veya tamamında görülebilen, parmak uçlarına veya göğüs ve sırt bölgelerine yayılım gösterebilen, bazen kol kaslarında güç kaybıyla seyredebilen, toplumda sık görülen klinik semptomlardan biridir. Uyuşma veya his kaybının varlığı sıklıkla altta yatan sorunun sinir dokuları olumsuz etkilemesiyle ilişkili kabul edilir. Bu bakımdan kolda uyuşukluk meydana gelmesi halinde nörolojik bir hadisenin varlığının araştırılması önemlidir. Bununla birlikte bazı rahatsızlıklarda nörolojik herhangi bir sorunun varlığı olmadan da kolda uyuşma hissi meydana gelebilir.
Sol kolda uyuşma hissi sol kol, ön kol ve el bölgesinin duyusunu almakla görevli sinir dokularının çeşitli nedenlerle olumsuz etkilenmesi ve sinir iletimi görevinde aksaklıkların yaşanması halinde hissedilir. Bu bakımdan aşağıda özetlenen durumlarda hastalarda sol kolda uyuşma izlenebilir:
Sol kolda uyuşma şikâyeti çeşitli sağlık sorunlarıyla ilişkili olarak görülebildiğinden, klinik tabloda farklı belirtilere eşlik edebilir. Özellikle yaşamı tehdit edebilecek hastalıklara işaret eden belirtilerin yanında sol kolda uyuşukluk bulunması halinde erken dönemde tanının kesinleştirilmesi ve uygun tedavinin sağlanması oldukça önemlidir.
Bu bakımdan aşağıdaki belirtiler sol kolda uyuşma şikâyeti olan hastalarda izlenebilir:
Sol kolda uyuşma varlığında altta yatan olası acil müdahale gerektiren sağlık problemlerinin erkenden tespit edilmesi ve uygun tedavilerin planlanması amacıyla hastadan alınan öykü ve fizik muayene bulgularının ardından çeşitli tetkiklerin yürütülmesi gerekir. Bu amaçla hastalarda kalp hastalıklarının erken tespit edilmesine yönelik elektrokardiyografi (EKG), çeşitli kan tetkikleri ve gerekli görülürse ekokardiyografi (EKO) yapılması planlanabilir.
Nörolojik problemlerin değerlendirilmesi amacıyla tanıda bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans (MR), elektromiyografi (EMG) gibi çeşitli teknikler yararlı bilgiler verebilir. Kan yürütülecek belirli tetkikler sayesinde kalp hastalığı açısından risk, kandaki elektrolitlerinin düzeyi gibi önemli parametreler değerlendirilebilir. Tetkik sonuçlarıyla hastanın klinik durumunun beraber değerlendirilmesi sonrası tanı kesinleştirilerek uygun tedavi planlanabilir.
Sol kolda meydana gelen uyuşmalarda tedavinin planlaması altta yatan nedene bağlı olarak belirlenir. Bu bakımdan uyuşma şikâyeti olan hastalarda doğru tanının konulması oldukça önemlidir. Sol kolda uyuşma durumunda bazı medikal aciller de söz konusu olabildiğinden hastanın sağlığının korunması ve yaşamı tehdit edecek durumların giderilmesi amacıyla hastalara erkenden müdahale edilmesi gündeme gelebilir.
Sinir basısı, travma gibi koşullara bağlı durumlarda görülen uyuşmalarda sinir dokusunun uğradığı basının rahatlatılması ve dokulardaki ödemin giderilmesi için sıcak veya soğuk uygulama yapılması, bölgeye masaj yapılması, istirahat edilmesi veya fizik tedavi uygulamaları yapılması önerilebilir. Nörolojik hastalıklara bağlı uyuşmalarda altta yatan nedenin tedavi edilmesi gerekir. Kalp problemleriyle ilişkili uyuşmalarda kalp damarlarındaki darlık veya tıkanıklığın giderilmesi esastır. Sinir dokusunun fonksiyon kaybıyla ilişkili olarak ortaya çıkan uyuşmalarda çeşitli ilaç tedavileri hastalara reçete edilebilir.