entry image

ASD belirtileri nelerdir? ASD kapanmazsa ne olur?

Halk arasında “kalpte delik” olarak bilinen Atriyal Septal Defekt (ASD) tedavi edilmediği takdirde kalbin normal kan akışını bozabilir. Bu durum pulmoner hipertansiyon, kalp yetmezliği, ritim bozuklukları ve hatta felç gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Düzensiz kalp atışları, sık soluma, akciğer enfeksiyonları ASD belirtileri arasında yer alır.

ASD ne anlama gelir?

Atriyal septal defekt (ASD), doğuştan gelen bir kalp rahatsızlığıdır. Tıbbi literatürde konjenital kalp hastalığı olarak adlandırılır.  ASD, kalbin iki üst odası olan atriyumlar arasındaki septumda doğuştan oluşan bir açıklıktır. Bu delik, kalbin üst odacıklarını (atriyumları) ayıran duvarda bulunur. Delik küçük ya da büyük olabilir ve zamanla kendiliğinden kapanabileceği gibi cerrahi müdahale de gerekebilir.

Hamilelik sırasında bebeğin kalbi gelişirken, atriyumlar arasında geçici açıklıklar oluşur. Bu açıklıklar genellikle doğumdan önce ya da hemen sonra kapanır. Ancak bu açıklıklardan biri kapanmadığında ASD oluşur. ASD’nin nedenleri çoğu zaman bilinmemektedir. Bazı durumlarda genetik veya kromozomal değişiklikler bu defekte yol açabilir. Annenin çevresel etkileri, tükettiği gıdalar, içecekler veya kullandığı ilaçlar da risk faktörleri arasında sayılabilir.

ASD belirtileri neler?

Çocuklukta tedavi edilmeyen ASD, ileriki yaşlarda anormal kalp ritmi (atriyal aritmi) ve kalbin kan pompalama yetisinde sorunlar gibi sağlık problemlerine neden olabilir.

Büyük ya da tedavi edilmemiş ASD'lerde şu belirtiler görülebilir:

  • Sık solunum yolu veya akciğer enfeksiyonları
  • Fiziksel aktivite sırasında nefes darlığı
  • Bebeklerde beslenme sırasında çabuk yorulma
  • Düzensiz kalp atışları (aritmi)
  • Kalp üfürümü (steteskopla duyulabilen uğultu)
  • Bacaklarda, ayaklarda veya karın bölgesinde şişlik

ASD hastalarının dikkat etmesi gerekenler neler?

  • İlaçlar doktorun reçete ettiği şekilde eksiksiz alınmalıdır.
  • Kalp enfeksiyonlarını önlemek için bazı diş veya cerrahi işlemler öncesinde antibiyotik gerekebilir.
  • Diş ve ağız sağlığına özen gösterilmelidir.
  • Düzenli fakat zorlayıcı olmayan egzersizler yapılmalı; egzersiz planı için doktora danışılmalıdır.
  • Sebze, meyve, kuruyemiş, balık, yağsız et ve tam tahıllar gibi kalp dostu besinler tüketilmelidir.
  • Alkol, tuz ve şeker tüketimi sınırlandırılmalıdır.
  • Sağlıklı kiloda kalmaya özen gösterilmeli; gerekirse kilo verilmelidir.
  • Sigara kullanılmamalıdır.
  • Hijyen kurallarına dikkat edilmelidir.
  • Yüksek tansiyon, kolesterol ve diyabet gibi sağlık sorunları kontrol altında tutulmalıdır.
  • Soğuk algınlığı ve grip gibi enfeksiyonlardan korunulmalıdır.
  • Kapalı ve havasız ortamlardan uzak durulmalı; çok sıcak veya çok soğuk ortamlarda bulunmaktan kaçınılmalıdır.

ASD tipleri nelerdir?

ASD, atriyal septumdaki konumuna göre dört ana türe ayrılır:

Secundum ASD

En yaygın türdür ve atriyal septumun orta kısmında yer alır.

Primum ASD

Atriyal septumun alt kısmındadır. Bu türde genellikle başka kalp kusurları da bulunur ve genellikle Down sendromu ile ilişkilidir.

Sinüs venosus ASD

Nadir görülen bir türdür. Septumun üst ya da alt arka kısmında yer alır ve sıklıkla başka kalp yapısal değişiklikleriyle birlikte görülür.

Koroner sinüs ASD: En nadir türdür ve tüm ASD vakalarının %1’inden azını oluşturur. Koroner sinüs ile sol atriyum arasında eksik veya tamamlanmamış bir duvar bulunur. Genellikle karmaşık konjenital kalp hastalıklarıyla birlikte görülür.

ASD kaç yaşında kapanır?

Bazı ASD’ler tedavi gerektirmeden kendiliğinden kapanabilir. Küçük ASD’lerin, yaşamın ilk 18 ayında kendiliğinden kapanma ihtimali %80’e kadar çıkabilir. Ancak 3 yaşına kadar kapanmayan ASD’ler genellikle cerrahi müdahale olmadan kapanmaz.

ASD kapanmazsa ne olur?

Tedavi edilmeyen ASD, kalbin normal kan akışını bozabilir. Bu durum pulmoner hipertansiyon, kalp yetmezliği, ritim bozuklukları ve hatta felç gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

ASD genetik midir?

ASD, çocuklardaki konjenital kalp hastalıklarının %8-10’unu oluşturarak en yaygın türlerden biridir. ASD’nin belirtileri çoğu bebekte görülmez; semptomlar genellikle yetişkinlik döneminde ortaya çıkar. ASD'nin kesin nedeni bilinmemekle birlikte, genetik ve çevresel faktörlerin bir arada etkili olduğu düşünülmektedir.

Paylaş

Benzer İçerikler

Uzmanlarımıza Sorun

hastane

En Fazla Görüntülenenler