entry image

Aspirasyon pnömonisi nedir? Aspirasyonun belirtileri neler?

Aspirasyon pnömonisi, mide içeriği ya da ağızdan gelen yabancı maddelerin yanlışlıkla soluk borusuna kaçması sonucu gelişen iltihaplı bir akciğer enfeksiyonudur. Genellikle bilinç kaybı, yutma güçlüğü veya refleks bozukluğu yaşayan bireylerde ortaya çıkar. Bu hastalık, özellikle yaşlılarda ve nörolojik rahatsızlıkları olan kişilerde sık görülür. Enfeksiyon gelişimi ile birlikte ateş, öksürük, göğüs ağrısı, nefes darlığı ve balgam gibi belirtiler baş gösterebilir. Tanı konulmadığında ya da geç kalındığında hayatı tehdit edebilecek komplikasyonlara neden olabilir.

Aspirasyon pnömonisi nedir?

Aspirasyon pnömonisi, mide içeriğinin veya ağızda bulunan sıvı ve katı maddelerin (örneğin tükürük, yemek artıkları ya da mide asidi) soluk borusuna (trakea) ve ardından akciğerlere kaçması sonucunda oluşan ciddi bir zatürre türüdür. Bu durum, akciğer dokusunda iltihaplanmaya ve enfeksiyona yol açar. Genellikle yutma refleksinin zayıfladığı, bilinç kaybı veya refleks bozukluğu yaşayan bireylerde görülür. Yatakta uzun süre yatan, nörolojik sorunları olan veya alkol etkisi altındaki kişiler risk grubundadır. Solunum yollarına giren bu yabancı maddeler, normalde steril olan akciğer dokusunda iltihap oluşturarak ciddi komplikasyonlara neden olabilir.

Aspirasyonun belirtileri neler?

Aspirasyon pnömonisi aniden ortaya çıkan ve hızla kötüleşebilen belirtilerle kendini gösterir. Hastalar genellikle öksürük nöbetleri, nefes darlığı, hırıltılı solunum ve göğüs ağrısı şikayetleri ile doktora başvururlar. Ateş ve titreme de sıklıkla görülür çünkü vücut bu enfeksiyona karşı bağışıklık tepkisi vermeye başlar. Ağızda kötü koku oluşması, balgamda iltihap veya kan, halsizlik ve çarpıntı gibi sistemik belirtiler de tabloya eşlik edebilir. Aspirasyonun şiddeti ve aspirasyona neden olan maddeye bağlı olarak belirtiler hafiften yaşamı tehdit eden boyutlara kadar değişebilir.

Bebeklerde aspirasyon pnömonisi belirtileri neler?

Bebeklerde aspirasyon pnömonisi daha farklı ve çoğu zaman daha sinsi bir şekilde ortaya çıkabilir. Özellikle yeni doğanlar ve prematüre bebekler risk altındadır. Belirtiler arasında emmeyi reddetme, beslenme sırasında öksürük, morarma (siyanoz), huzursuzluk ve hızlı nefes alma yer alır. Bebeklerde gözlenen ateş çoğu zaman hafif olabilir ya da hiç görülmeyebilir. Bu nedenle tanı koymak daha zordur. Uyku sırasında apne (nefes durması) atakları, hırıltılı solunum ya da göğüs hareketlerinin düzensizliği bebeklerde aspirasyondan şüphelenilmesini gerektirir.

Aspirasyon neden olur?

Aspirasyonun oluşumunda temel neden, koruyucu yutma reflekslerinin yeterince çalışmamasıdır. İnme, Alzheimer hastalığı, Parkinson hastalığı ve demans gibi nörolojik hastalıklar yutma mekanizmasını bozarak aspirasyona zemin hazırlar. Travmalar, anestezi sırasında bilinç kaybı, kusma anında kontrolsüz nefes alma, aşırı alkol kullanımı gibi durumlar da yaygın nedenler arasındadır. Reflü hastalığında mide asidinin yemek borusunu geçerek yukarı çıkması ve kişinin bunu fark etmeden soluması da aspirasyona yol açabilir. Ayrıca, trakeostomi (nefes borusu açılması) gibi bazı tıbbi girişimler de riski artırır.

Aspirasyon nereye yapılır?

Tıbbi anlamda "aspirasyon" kelimesi hem bir sıvının bir yerden çekilmesi hem de yabancı bir maddenin istemsiz şekilde akciğerlere kaçması anlamında kullanılır. Aspirasyon pnömonisinde olay akciğerlere yabancı maddenin kaçmasıdır. Ancak tanı ve tedavi amacıyla aspirasyon işlemi bazen doğrudan uygulanabilir. Örneğin akciğerlerde sıvı birikimi varsa bu sıvı iğneyle dışarı alınır (torasentez). Aynı şekilde mide içeriği burundan takılan bir tüple aspire edilerek boşaltılabilir. Ancak hastalığın tanımı gereği "aspirasyon", istemsiz şekilde akciğerlere yönelen bir olaydır ve genellikle sağ akciğerin alt lobu en sık etkilenen bölgedir çünkü bronşun anatomik yapısı bu yönü destekler.

Aspirasyonu önlemenin yolları neler?

Aspirasyonu önlemek için risk grubundaki bireylerin yutma fonksiyonları yakından izlenmeli ve gerekli önlemler alınmalıdır. Yutma güçlüğü olan kişiler için yumuşak ve kıvamı arttırılmış gıdalar tercih edilmeli, beslenme sırasında dik pozisyonda oturmaları sağlanmalıdır. Reflü hastalığı olan bireylerde mide asidinin geriye kaçışını önleyecek diyet ve ilaç tedavisi uygulanmalıdır. Yatağa bağımlı hastalarda baş kısmı 30-45 derece yukarıda tutulmalı, ağız hijyenine özen gösterilmelidir. Bilinç kaybı olan hastalarda mide içeriğinin akciğerlere kaçmaması için entübasyon gibi koruyucu işlemler zamanında yapılmalıdır. Bebeklerde ise beslenme sırasında pozisyona dikkat edilmeli ve özellikle doğum sonrası yutma refleksi gelişimi yakından takip edilmelidir.

Aspirasyon pnömonisi nasıl tedavi edilir?

Aspirasyon pnömonisinin tedavisi, hastanın genel durumuna ve enfeksiyonun şiddetine göre şekillenir. Öncelikle hastaya oksijen desteği verilir ve solunumun yeterli olup olmadığı kontrol edilir. Enfeksiyonun tedavisinde geniş spektrumlu antibiyotikler tercih edilir ve hastanın balgam kültürü alınarak uygun antibiyotik tedavisi planlanır. Eğer aspirasyon sonrası akciğerlerde ciddi tıkanıklık veya sıvı birikimi oluşmuşsa bronkoskopi ile bu bölgeler temizlenebilir. Ağır vakalarda hastaneye yatırılarak intravenöz sıvı ve antibiyotik desteği uygulanır. Solunum yetmezliği gelişen hastalarda mekanik ventilasyon gerekebilir. Yutma bozukluğu olan hastalarda, aspirasyonu önleyici özel yutma terapileri ya da alternatif beslenme yolları (örneğin PEG tüpü) tercih edilebilir.

Paylaş

Benzer İçerikler

İkinci Görüş Alın

hastane

En Fazla Görüntülenenler