Çölyak hastalığı, glüten içeren yiyeceklerin tüketimiyle ince bağırsaktaki hücrelerin zarar görmesidir. Besin emiliminin bozulduğu ve buna bağlı olarak birçok hastalığın da tetiklendiği çölyak hastalığı, genetik ve kronik bir rahatsızlıktır. Bebeklikten yetişkinliğe kadar her yaşta ortaya çıkabilecek olan çölyak hastalığında, teşhis konulan kişilerin arpa, buğday ve çavdar gibi glüten içeren gıdalardan uzak durması gerekir. “Çölyak hastalığı nasıl anlaşılır?” ve “Çölyak hastaları ne yemeli, nelerden uzak durmalı?” gibi sorularınızın cevaplarını bu makalemizde bulabilirsiniz.
Çölyak Hastalığı Nedir?
Arpa, buğday, çavdar gibi tahılların içerisinde bulunan glüten adlı proteine karşı ince bağırsakta oluşan alerji ve hassasiyet çölyak hastalığı olarak adlandırılır. Alerjik bir hastalık olan çölyak hastalığında, tüketilen tahıllı gıdalardaki glüten maddesi bağışıklık sisteminde tehlikeli madde olarak algılanır. Bağışıklık sistemi, glüteni besin yerine zararlı madde olarak görmesiyle bağırsak hücrelerini yok etmeye başlar. Bunun sonucunda ince bağırsakta bulunan villus çıkıntıları zarar görür ve küçülür. Villus çıkıntılarının zarar görmesi nedeniyle, bağırsak emilim görevini yerine getiremez ve bununla beraber çölyak hastalığının belirtileri ortaya çıkar.
Günümüzde en sık rastlanan genetik hastalıklardan biri olan çölyak hastalığı kronik bir rahatsızlıktır ve tek tedavisi ömür boyu glütenli gıdalardan uzak durmaktır. Genetik faktörlerin yanı sıra çölyak teşhisi konulan bazı hastalarda gebelik, doğum, stres ve viral enfeksiyonlardan dolayı da hastalığın ortaya çıktığı ya da tetiklendiği görülmüştür.
Dünyada en çok gelişmiş ve gelişen ülkelerde görülen çölyak hastalığının, 2019 verilerine göre Türkiye’de 70 bine yakın hastası bulunmaktadır.
Çölyak Hastalığı Belirtileri
Çölyak hastalığı belirtileri her hastada kendini aynı şekilde göstermez. Bu hastalığın belirtileri çocukluk yaşlarında olduğu gibi yetişkinlik döneminde de ortaya çıkabilir. Belirtilerin ortaya çıkmasını etkileyen faktörlerden biri de glüteninin hangi yaşta beslenme düzenine girdiği ve ne kadar tüketildiği ile ilgilidir. Yaygın olarak görülen belirtiler ise şöyledir:
- Karın şişkinliği
- Kansızlık
- Kusma
- Kas zayıflığı
- İshal veya kabızlık
- Yaşa göre kilo azlığı
- İştahsızlık
- Eklem ve kemik ağrıları
- Büyüme geriliği
- Kaşıntılı cilt döküntüleri
- Depresyon
- Davranış değişikliği
- Adet düzensizliği
- Ağız içerisinde aftlar
- Tuvalet ihtiyacının artması
- Kötü kokulu dışkı
- Diş minesi sorunları
- Tekrarlayan çürükler
- K vitamini eksikliğine bağlı kanama
- A vitamini eksikliğine bağlı gece körlüğü
Bebeklerde Çölyak Hastalığı
Yetişkinlerde olduğu gibi, genetik faktör sebebi ile bebeklerde de çölyak hastalığına rastlanır. Bebeğin anne sütünden sonra ek gıdalara ve glüten alımına başlamasından haftalar veya aylar sonra çölyak hastalığı belirtileri ortaya çıkabilir. 2 yaşından ufak çocuklarda en sık görülen belirtiler kusma, kronik ishal, iştahsızlık, kas erimesi ve gelişme geriliği iken, 2 yaşından büyük çocuklarda ishal ve kabızlığın yanı sıra yaşıtlarına göre boy kısalığı, asabiyet, ergenlikte gecikme, diş çürükleri, öğrenme güçlüğü ve dikkat eksikliği görülür.
Türkiye’de her 110 çocuktan birinde görülen çölyak hastalığının erken teşhisi için ailesinde çölyak hastalığını bulunan; Down sendromu, Turner sendromu ve Williams sendromu olan ve tip 1 diyabeti olan çocuklarda çölyak hastalığı belirtisi olmasa da önlem amaçlı çölyak testi yapılması gereklidir.
Çölyak Hastalığı Tedavisi
“Çölyak hastalığı tedavisi var mı?” sorusu, özellikle çölyak hastaları tarafından cevabı en çok merak edilen sorudur. Ancak bu hastalığın ilaç, aşı veya cerrahi müdahale gibi bir tedavisi yoktur. Çölyak hastalığı tedavisi, sadece ömür boyu uygulanması gereken glütensiz bir diyettir. Bu yüzden de çölyak hastası olan kişilerin uzman diyetisyenlerin yönergelerine uygun olarak, tükettiği besinlere dikkat etmesi gerekir. Ayrıca kişiler, düzenli olarak gastroenteroloji doktoru tarafından takip edilmelidir. Vitamin, mineral ve kemik yoğunluğu ölçümleri yapılarak eksikliklerin saptanması ve takviye edilmesi önemlidir.
Çölyak hastalığı kontrol altına alınmadığı sürece bazı diğer hastalıklara yol açabilir. Bunlar; gelişim eksikliği ve boy kısalığının yanı sıra ince bağırsak kanseri, lenfoma, kısırlık, düşük, kronik sağlık bozukluğu ve kemik erimesidir.
Çölyak Hastalığı Nasıl Anlaşılır?
Çölyak hastalığının gösterdiği belirtiler özellikle çocuklarda daha çabuk anlaşılır. Ebeveynlerin, çocukları üzerinde yapacağı gözlem ile hastalığı fark etmeleri ve beslenmelerini glütensiz hale getirmeleri mümkündür. Yetişkinlerde ise çocuklarda olduğu kadar net belirtiler gözlemlenmeyebilir. Bu yüzden de semptomlardan bir veya birkaçını gösteren kişilere yapılacak olan testler ile çölyak hastalığı tanısı konulması gerekir.
Çölyak Hastalığı Testi
Şikâyetler üzerine doktora başvuran kişilerin öncelikle belirtileri ve aile öyküsü dinlenir. Fiziki muayene sonrasında ise bazı çölyak hastalığı testi uygulamaları yapılır. Kesin tanı için uygulanan yöntemler serolojik testler ve biyopsidir. Kandaki antikorların seviyesini ölçen serolojik test sonrasında kesin tanı için ise ince bağırsak biyopsisi gereklidir.
Çölyak Hastaları Ne Yemeli?
Çölyak hastalarının tüketebilecekleri, glüten içermeyen ve güvenle yiyebilecekleri gıdaların listesi şöyledir:
- Tüm meyve ve sebze çeşitleri
- Tüm bakliyatlar (kuru fasulye, nohut, mercimek, börülce, soya fasulyesi vb.)
- Tüm şeker çeşitleri (pudra, toz şeker, kahverengi şeker)
- Tüm katkısız ve sıvı yağ çeşitleri
- Nohut unu, kestane unu, soya unu, üzüm çekirdeği unu
- Mısır ve mısır unu
- Pirinç ve pirinç unu
- Patates ve patates unu
- Yumurta, reçel, bal, pekmez
- Balık
- Kümes hayvanı, sığır, dana ve kuzu eti
- Baharatlar
- Su, meyve suları, kahve, siyah çay ve bitki çayları
- Pirinç ve pirinç unu ile yapılan sütlaç, muhallebi
Çölyak Hastalığı Diyeti
Çölyak hastalığı diyeti içerisinde glütenli gıdalar bulunmaz. Ancak doğal halleriyle glütensiz olan gıdalar dışında, sıfır glüten olarak tanımlanan ürünler içerisinde glüten bulunabilir. WHO (Dünya Sağlık Örgütü) ve FAO (Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü) 2007 yılında bir kilogramda 20 miligramdan fazla glüten içermeyen ürünleri glütensiz gıda olarak kabul etmiştir. Bu uygulama Türkiye’de de geçerlidir.
Çölyak hastalarının bazı yiyecekleri rahatlıkla tüketebileceği gibi yememesi ve uzak durması gereken besinler de bulunur. Bu besinler:
- Buğday, arpa, çavdar, yulaf ve bunların içerildiği ürünler
- Un, bulgur, irmik, makarna, şehriye, kuskus
- Baklava, tulumba, revani, kek, pasta, kurabiye ve diğer unlu mamuller
- Una batırılarak hazırlanmış tavuk, balık, et
- Bira gibi malt kullanılan alkoller
- Boza ve mayalı tüm içecekler
- Hazır çorbalar; tarhana, düğün, şehriye, un, erişte çorbaları
- Glüten içeren çikolata ve sakızlar
- İçerisinde glüten bulunan ketçap, mayonez, dondurma, tuzlu ve soslu kuru yemişler
Çölyak hastalarının, alacakları ürünlere dikkat etmesi ve etiketlerini mutlaka okuması gerekir. Sadece gıdalarda değil bazı ilaç, kozmetik ürünleri, krem ve şampuanlarda da glüten bulunur. Evde yemek yaparken glütenli gıdalar ile glütensiz gıdaların birbirine temas etmemesine özen gösterilmesi ve dışarıda yenilecek yemeklerde dikkatli seçimler yapılması gereklidir.
Glütensiz diyet zayıflama amacıyla değil, çölyak hastalığını kontrol altına almak ve hastanın yaşam kalitesini artırmak için yapılır. Çölyak hastalığı diyeti, tanı konulduktan sonra diyetisyen eşliğinde yapılmalı ve bu beslenme bir hayat tarzına dönüştürülmelidir.
Çölyak Hastalığı için Hangi Doktora Gidilmeli?
Çölyak hastalığı belirtilerini gösteren kişilerin gastroenteroloji doktoruna başvurması gerekir. Gerekli testler ile tanı konulduktan sonra ise hastanın diyetisyene de başvurması ve verilen çölyak hastalığı yemek listesi üzerinden beslenme programını düzenlemesi gerekir. Gerekli görülen durumlarda vitamin takviyesi de verilebilir.