Zatürre Aşısı (Pnömokok Aşısı)

Zatürre Aşısı (Pnömokok Aşısı)



Zatürre aşısı olarak da adlandırılan pnömokok aşısı (PCV13), sıklıkla streptococcus pneumoniae adı verilen bakterilerin, bazı durumlarda ise mantar veya virüslerin sebep olduğu bir akciğer hastalığı olan zatürreye karşı koruma sağlayan bir aşıdır. Bakteriyel zatürreden korunmanın en etkili ve güvenli yolunun pnömokok aşısı (PCV13) yaptırmak olduğu söylenebilir.

Zatürre (Pnömoni) Nedir?

Zatürre, akciğerlerdeki hava keselerinin enflamasyonuna neden olan ve solunum yoluyla bulaşan bir alt solunum yolu / akciğer enfeksiyonudur. Bu hastalıkta, hava kesecikleri sıvıyla dolar ve bu durum, balgamlı öksürüğe neden olur. Ayrıca, ateş, üşüme nöbetleri ve nefes almada güçlük gibi belirtiler de balgamlı öksürüğe eşlik edebilir. Çeşitli bakteri, mantar ve virüslerden kaynaklanabilen zatürre, tedavi edilmediği takdirde hem çocuklar hem de 65 yaş üzeri yetişkinlerde ciddi sonuçlar doğurabilir ve hatta ölümcül olabilir.

Hastalığın şiddetine göre, belirtiler hafif veya ağır seyredebilir. Bu durum, ayrıca, hastalığın akciğerin tek lobunda mı yoksa iki lobunda da mı görüldüğüne göre değişir. Bakteri kaynaklı zatürre, bir üst solunum yolu enfeksiyonuna bağlı olarak gelişebilir. Aynı zamanda, kronik hastalığı olan kişilerde mantar kaynaklı zatürre de görülebilir. Özellikle mantar kaynaklı zatürrenin görülme sıklığı, coğrafi bölgeye göre değişiklik gösterebilir.

Bunun dışında, aralarında COVID-19 virüsünün de bulunduğu solunum yolu virüsleri de zatürreye yol açabilir. Bu virüslerin bir kısmı grip ve soğuk algınlığına neden olan virüs türleridir. COVID-19 dışında bugüne kadar bilinen viral zatürre vakalarının genel anlamda bakteriyel zatürreden daha hafif seyrettiği gözlemlenmiştir. Ancak, Coronavirüs kaynaklı zatürre vakaları zaman zaman daha ağır seyredebilir ve hatta ölümle sonuçlanabilir.

Genel olarak enfeksiyona sebep olan mikrobun türüne, hastanın yaşı ve genel sağlık durumuna göre belirtiler değişiklik gösterir. En sık karşılaşılan belirtiler; göğüste ağrı, balgamlı öksürük, yorgunluk, ateş, terleme ve üşüme nöbetleri, kusma, ishal ve nefes darlığıdır.

Zatürre Görülme Sıklığı Nedir?

Zatürre, dünya genelinde çok sık görülen bir alt solunum yolu enfeksiyonudur. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada sadece 5-6 yaş grubunda bile yıllık 150 milyondan fazla zatürre vakası görülmektedir. Vakaların büyük kısmının gelişmekte olan ülkelerde kaydedildiği söylenebilir. Yetişkinlerle birlikte yıllık vaka sayısı 450 milyona kadar çıkabilir.

Zatürreden Korunma Yolları Nelerdir?

Zatürreden korunmanın en kolay ve etkili yolu aşıdır. Zatürrenin belirli türleri ve gripten kaynaklı zatürre vakaları için aşılamayla hastalığın önlenmesi mümkündür. Özellikle 65 yaş üstü bireylerin ve çocukların aşılanması toplum sağlığı açısından büyük önem taşır. Örnek vermek gerekirse, beş yaşa kadar çocuklarda zatürre riski yüksek olduğundan, aşılanma gereklidir. Ayrıca, diğer solunum yolu enfeksiyonlarının zatürreye dönüşmemesi için doktorlar bazı durumlarda 6 aydan küçük bebeklere de grip aşısı önerebilir.

Aynı zamanda, diğer pek çok bulaşıcı hastalıkta olduğu gibi, el hijyenine dikkat edilmesi ve ellerin rutin olarak dezenfekte edilmesi zatürreye karşı alınabilecek etkili bir yöntemdir.

Bunun dışında, bireylerin yaşam tarzındaki alışkanlıklar da zatürreye yakalanma riski açısından dikkat edilmesi gereken bir faktördür. Örneğin, sigaradan uzak durmak, akciğer sağlığının korunmasına yönelik alınabilecek en etkili önlemlerden biridir. Buna ek olarak, bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi için, sağlıklı ve dengeli beslenme, düzenli uyku, vitamin ve mineral eksikliklerinin doktor kontrolünde giderilmesi de zatürreye karşı alınabilecek önlemler arasında yer alır.

Kimler Risk Altındadır?

Zatürrede en büyük risk grubunu iki yaşın altındaki bebekler ve 65 yaş üstündeki yetişkinler oluşturur. Bazı durumlarda, bebeklerde kusma ve ateş dışında herhangi bir belirti görülmediği için hastalığın tanısı zorlaşabilir ve bu durum da ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir.

Buna ek olarak, çeşitli nedenlerle bağışıklık sistemi zayıflayan ya da baskılanan kişiler ve kemoterapi alan hastalar da zatürre açısından diğer bir risk grubunu oluşturur. Kalp ve damar hastalıkları, bazı kronik böbrek, karaciğer ve akciğer rahatsızlıkları ve diyabet de zatürrenin daha ağır seyretmesine neden olabilir.

Pnömokok aşısı (PCV13) Nedir?

Pnömokok aşısı (PCV13), pnömökok enfeksiyonlarına karşı koruma sağlayan bir aşıdır. Pnömokok aşısı (PCV13), kan zehirlenmesi ve menenjite de yol açabilen streptococcus pneumoniae bakterilerinin neden olduğu zatürreye karşı koruma amaçlı yapılır.

Riskli grupta yer almayan erişkin ve altmış beş yaş üstü kişilerde önce tek doz konjuge pnömokok aşısı (PCV13) (PCV 13) ondan en az bir yıl sonra polisakkarit pnömokok aşısı (PPSV23) (PCV13) (PPSV 23) yapılır. Kişi daha önce PPSV13 yaptırmışsa ondan en az bir yıl sonra PCV13 yapılır ve bu aşıdan en az bir yıl sonra olmak üzere daha önce yapılan PPSV23 aşısı 5 yıl sonra tekrar edilir.

Değişik risk gruplarında (bağışıklık sistemi yetmezliği, dalak fonksiyon kaybı, dalağın alınmış olması , kalp yetmezliği, astım, kronik bronşit, v.b.) yer alan 19-64 yaş arası kişiler daha önce aşılanmamışlarsa önce PCV13 ve 2 ay sonra PPSV23 yapılır. İlk önce PPSV23 uygulanmışsa en az bir yıl sonra PCV13 uygulanır. Hem PCV13 hem de PPSV23 uygulanmışsa ; PPSV23 ten en az 5 yıl sonra tekrar PPSV23 yapılır.

Pnömokok aşısı (PCV13) Nasıl Etki Eder?

Diğer aşılarda olduğu gibi zatürre aşısında da temel amaç vücudun hastalığa karşı antikor üretmesidir. Her iki zatürre aşısı (PPV ve PCV) da canlı herhangi bir organizma içermez. Zatürre aşısında ölü bakteriler kullanılır. Aşı, kişinin enfekte olmasını engellemez, ancak, bir enfeksiyon durumunda bağışıklık sisteminin bu enfeksiyona yanıt vermesini sağlayarak mikrobun hastalığa neden olmasının önüne geçer.

90’ın üzerinde türü olan pnömokok bakterilerinin hepsi aynı derece ve şiddette enfeksiyona neden olmaz. Bazı türlerin yol açtığı zatürre daha ağır seyrederken, bazı pnömokok bakterilerinin hastalık yapıcı etkisi oldukça azdır. Bu nedenle, uygulanan zatürre aşısı, hastalık yapıcı etkisi yüksek olan bakteri türlerine karşı koruma sağlama amacıyla geliştirilmiştir.

Bebeklere uygulanan PCV aşısı pnömokok bakterisinin 13 farklı türüne, yetişkinlere uygulanan PPV aşısı ise 23 türüne karşı koruma sağlar. Aşının koruma oranının yaklaşık %70 olduğu tahmin edilmektedir.

Kimler Pnömokok aşısı (PCV13) Yaptırmalıdır?

Zatürre, her yaştan kişiyi etkileyebilen bir hastalıktır. Bu nedenle, doğumdan sonra bebeklere zatürre aşısı yapılması büyük önem taşır. Aynı zamanda, 65 yaş üstü bireylerle kronik hastalığa sahip olanlara da zatürre aşısı uygulanmalıdır.

Pnömokok Aşının Yan Etkileri Nelerdir?

Genel anlamda, bütün aşıların yan etkilerinin birbirine benzer olduğu söylenebilir. Pnömokok aşısı (PCV13)nda da aşılanma sonrasında hafif ateş, aşı vurulan bölgede kızarıklık, sertlik ve şişme görülebilir. Çok nadir görülen aşı alerjisi dışında ciddi bir yan etkisi yoktur.

Hangi Durumlarda Pnömokok aşısı (PCV13) Yapılmaz?

Aşı alerjisi olduğu bilinen kişilere pnömokok aşısı (PCV13) yapılmamalıdır. Ayrıca, aşının yapılacağı gün ve öncesinde ateşli hastalık geçiren kişiler de hastalık tam anlamıyla geçene kadar aşılanmamalıdır. Ancak, hastalığın hafif seyrettiği bazı durumlarda aşı yapılabilir.

Hamilelik ve emzirme pnömokok aşısı (PCV13)nın yapılması açısından herhangi bir risk teşkil etmez. Ancak, önlem amacıyla doğuma kadar beklenmesi en iyisi olacaktır. Acil bir durum söz konusuysa veya kişi risk altındaysa, hamilelik sırasında aşılama yapılmasında sakınca yoktur. Aşının yapılıp yapılmayacağı kararını mutlaka bu konuda uzman bir doktorun vermesi gerekir.

Enfeksiyon Hastalıkları
Prof. Dr.
Reşit Mıstık
Enfeksiyon Hastalıkları
MEDICANA BURSA
Profili Gör
Oluşturma: 21.09.2020 14:37
Son Güncelleme: 10.01.2022 10:30
Oluşturan: Reşit Mıstık
+A A-

İlgili Bölüm Hekimleri