Günümüzün günlük yaşam alışkanlıkları hayatın pek çok yönünü olduğu gibi, sağlığımızı da derinden etkilemektedir. Özellikle hareketsiz yaşam tarzı, sağlıksız ve dengesiz beslenme, günlük yaşamın stresi gibi durumlara bağlı olarak başta kalp hastalıkları başta olmak üzere yaşam kalitesini olumsuz etkileyen çeşitli sağlık sorunları daha sık görülmeye başlanmıştır. Dünya genelinde en sık görülen sağlık problemlerinin başında kalp damar hastalıkları geldiğinden, buna yönelik tanımlanan tedavi yöntemleri de güncelliğini ve önemini korumaktadır. Kalp damar hastalıklarının tedavisinde sık kullanılan yöntemlerden biri kapalı bypass cerrahisidir.
Kalp damarları çeşitli nedenlerle tıkananınca veya ileri derecede daralınca kalp kası hücrelerinin dolaşımı bozulur. Dolaşımın tekrar sağlanması için yeni damarlar eklenerek bypass yapılır. Bypass cerrahisi özellikle ileri derecede kalp damar problemi olan hastalarda uygulanması gerekebilen büyük bir cerrahi operasyondur.
Bypass cerrahileri ameliyatın uygulandığı damar sayısına göre isimlendirilebildiği gibi yöntemin şeklinde göre de farklılık gösterebilir. Geleneksel bypass cerrahilerinde açık kalp ameliyatlarında olduğu gibi hastaların göğüs kafesine dik yapılan geniş bir kesi üzerinden kalp açığa çıkarılır ve kalp durdurularak hasta yapay kalp-dolaşım makinesine bağlanır. Bu sayede cerrah hareket etmeyen kalp üzerinde damar değişimini sağlar.
Günümüzde yapılan diğer bir teknikte ise bypass cerrahisi kapalı yöntemle veya endoskop yardımıyla, koltukaltından yapılan ufak bir kesi üzerinden, kalp durdurulmadan gerçekleştirilebilmektedir. Bu sayede ameliyat daha az riskli, daha nadir komplikasyona yol açan ve daha yüz güldürücü sonuçlar sunan koşullarda yerine getirilebilir.
Tıp teknolojilerinin hızla gelişmesiyle geleneksel yöntemle yapılan ve ciddi komplikasyon risklerini beraberinde getiren pek çok yöntem yerini, daha modern, daha az risk içeren ve başarı oranı daha yüksek teknolojik yöntemlere bırakmaya başlamıştır. Özellikle cerrahi uygulamalarda devrim yaratan robotik sistemlerin yaygınlaşması ve cerrahların bu konuda deneyim kazanmasıyla birlikte, minimal seviyede girişim yapılarak en üst seviyede sağlık konusunda yarar elde edilir hale gelmiştir.
Bypass operasyonu kalp damarlarının damar sertliği olarak da bilinen ateroskleroz süreci nedeniyle daralması veya tamamen tıkanması nedeniyle yapılır. Damar sertliğine uğrayan kalp damarları kalp kaslarına yeterli oksijen ve besin desteğine sunamadığında kalp kasları zamanla canlılığını yitirir ve kalp krizi meydana gelebilir. Bypass cerrahisi sayesinde vücudun başka bir dokusundan temin edilen damar dokusu kalp anatomisine nakledilerek yetersiz olan dolaşım tekrar kazandırılır ve kalp kaslarının sağlığı korunarak yaşamı tehdit edebilecek kalp problemlerinin önüne geçilir.
Geleneksel yöntemde geniş bir cerrahi yara açılmasına ihtiyaç duyulması, kalbin doğrudan durdurulmasının gerekmesi, açık kalp ameliyatı nedeniyle daha uzun ve riskli operasyonların gerçekleştirilmesi gibi sebeplerle hastalarda operasyon sonrasında ciddi komplikasyonlar gelişebilmektedir. Robotik yöntemlerin gelişmesiyle bypass cerrahisine ait riskler olabildiğince azaltılmış ve küçük bir kesi üzerinden kapalı yöntem sayesinde daha az riskli ve tedavi etkinliği daha yüksek ameliyatların yapılması olanaklı hale gelmiştir.
Kapalı bypass cerrahisi, geleneksel yönteme göre daha az yaygın olsa da çeşitli farklılıkları bulunur. Bu farklılıklar aşağıdaki gibi özetlenebilir:
Tüm cerrahi işlemlerde olduğu gibi kapalı bypass cerrahisinde de çeşitli yönlerden komplikasyon gelişme riski bulunur. Bu riskler uygun teknik, yeterli tecrübe ve doğru operasyon öncesi hazırlık sayesinde en aza indirilebilir ve halihazırdaki uygulamalarda nadiren görülür. Bununla birlikte kapalı bypass yöntemiyle tedavi göre hastalarda aşağıdaki komplikasyonların gelişmesi mümkündür:
Bypass cerrahilerinde hangi yöntemin daha uygun olduğu hastanın medikal durumu, kalp damarlarının durumu, damar hastalığının şiddeti ve yaygınlığı gibi çeşitli parametrelere göre belirlenir. Bu bakımdan belirli faktörlerin varlığında hastalara kapalı bypass yönteminin uygulanması mümkün olmadığından, açık kalp ameliyatının tercih edilmesi gerekebilir. Aşağıdaki koşullarda hastalara kapalı bypass cerrahisi uygulanamaz:
Bunların dışında daha önce göğüs bölgesine operasyon geçiren hastalarda veya açık bypass uygulanan hastalarda tekrar bypass yapılması gerekmesi halinde, kapalı bypass yöntemi uygulanabilir.
Kapalı veya endoskopik bypass cerrahisi robotik cerrahi teknolojisinin imkanlarından faydalanarak gerçekleştirilen bir yöntemdir. Ufak bir kesi üzerinden işlemin yapılmasına olanak veren robotik kollar ve problar üzerinden ameliyat tatbik edilirken, aynı kesi üzerinden gönderilen bir kamera yardımıyla işlem görüntülenebilir. Operasyon genellikle 3 ile 6 saat arasında sürebilir. Kapalı bypass cerrahisi aşağıdaki gibi gerçekleştirilir: