Antisosyal Kişilik Bozukluğu (ASKB), çocukluk veya erken ergenlik döneminde başlayan, başkalarının haklarına karşı sürekli bir saygısızlık ve ihlal örüntüsüyle karakterize bir ruh sağlığı durumudur. Bu bozukluğa sahip kişilere bazen sosyopat denir. Bozukluğun ciddiyetine bağlı olarak, sosyopatlar empati kurmakta veya başkalarına değer vermekte zorluk çekme eğilimindedir. Zayıf bir vicdan veya ahlaki pusula, çevrelerindekileri aldatmalarına ve manipüle etmelerine olanak tanır. Ayrıca düşmanca ve dürtüsel olabilirler ve eylemlerinden pişmanlık duymayabilirler. Sosyopatlar kendine zarar verici eylemlere eğilimlidir ve sık sık yasal sorunlar yaşayabilirler. Antisosyal kişilik bozukluğu, Ruhsal Bozuklukların Tanısal ve Sayımsal El Kitabı'nda (DSM-5-TR) tanımlanan 10 kişilik bozukluğu türünden biridir.
Bazen sosyopati olarak da adlandırılan antisosyal kişilik bozukluğu, dürtüsel, sorumsuz ve çoğu zaman suça eğilimli davranışlarla karakterize, özellikle zorlayıcı bir kişilik bozukluğu türüdür. Bu bozukluğa sahip kişiler genellikle manipülatif, aldatıcı ve pervasız olurlar. Diğer kişilik bozuklukları gibi, antisosyal kişilik bozukluğu da bir spektrumda yer alır; yani şiddeti ara sıra kötü davranışlardan, tekrar tekrar yasaları çiğnemeye ve ciddi suçlar işlemeye kadar değişebilir. Erkeklerde kadınlardan daha yaygındır. Bazı kişilerde antisosyal kişilik bozukluğunun neden geliştiği bilinmemekle birlikte, hem genetiğin hem de çocuk istismarı veya ihmali gibi travmatik çocukluk deneyimlerinin rol oynadığı düşünülmektedir.
Antisosyal kişilik bozukluğunun belirtileri arasında şunlar yer alır:
Antisosyal kişilik bozukluğu olan yetişkinlerde genellikle 15 yaşından önce davranış bozukluğu belirtileri görülür ve çocukluk dönemlerinde davranış bozukluğu öyküsü vardır, örneğin:
Antisosyal kişilik bozukluğu tanısı konulabilmesi için kişinin genellikle 15 yaşından önce davranış bozukluğu öyküsünün olması gerekir. Antisosyal kişilik bozukluğu tanısı (DSM-5-TR kriterlerine dayanarak) psikolojik değerlendirme sonrasında kişinin 18 yaşını doldurmuş olması ve aşağıdaki kriterlerden en az üçünün bulunması halinde konulabilir:
Bu belirtiler şizofreni veya manik bir epizodun parçası olmamalıdır. Kişinin günlük kişiliğinin bir parçası olmalıdır. Bu davranış genellikle ergenlik döneminin sonlarında ve yirmili yaşların başlarında en aşırı hale gelir. Kişi 40'lı yaşlarına geldiğinde ise düzelebilir.
En tehlikeli kişilik bozukluğunu belirlemek karmaşık olabilir, çünkü tehlike potansiyeli genellikle kişinin çevresi, geçmişi ve belirli özellikleri gibi bireysel koşullara bağlıdır. Ancak, bazı kişilik bozuklukları genellikle kendileri veya başkaları için risk oluşturabilecek davranışlarla ilişkilendirilir. Buna göre sıralama şu şekilde olabilir:
Antisosyal Kişilik Bozukluğu olan kişiler, başkalarına zarar verebilecek suç faaliyetlerinde bulunabilir, aldatma ve manipülasyonda bulunabilirler.
Sınırda Kişilik Bozukluğu'nda bireyler kendilerine zarar verme davranışlarında bulunabilir veya intihar düşüncelerine sahip olabilirler ve bu durum onların güvenliği için risk oluşturabilir.
Narsistik Kişilik Bozukluğu olan kişilerin davranışları başkalarını manipüle etmeye, sömürmeye yol açabilir ve zararlı kişilerarası ilişkilere neden olabilir.
Paranoyak Kişilik Bozukluğu olan bireyler algılanan tehditlere karşı saldırgan tepkiler verebilir ve bu durum çatışmaya veya şiddete yol açabilir.
Tedavisi mümkün olsa da antisosyal kişilik bozukluğu, tedavi edilmesi en zor kişilik bozukluğu türlerinden biridir. Antisosyal kişilik bozukluğu olan kişiler kendilerinde veya davranışlarında herhangi bir sorun olduğuna inanmayabilir ve genellikle tedavi aramazlar. Bozukluğun tedavisinde özel olarak onaylanmış veya tipik olarak kullanılan ilaçlar bulunmamakla birlikte, bazı ilaçlar eş zamanlı bozuklukların tedavisinde kullanılabilir.