
Epilepsi, tekrarlayan, tetiklenmeyen nöbetlere neden olan uzun süreli (kronik) bir beyin rahatsızlığıdır. Beyindeki sinir hücreleri arasındaki normal bağlantıları kesintiye uğratan herhangi bir şey nöbete neden olabilir; buna yüksek ateş, düşük kan şekeri, alkol veya uyuşturucu yoksunluğu veya beyin sarsıntısı dahildir. Bu koşullar altında, herkes bir veya daha fazla nöbet geçirebilir. Bununla birlikte, bir kişi iki veya daha fazla tekrarlayan istemsiz nöbet geçirdiğinde, epilepsi hastası olduğu kabul edilir.
Epilepsisi olan kişilerde hastalık %70'lik bir oranla ilaçlarla yönetebilir. Epilepsi, sinir sisteminin en yaygın bozukluklarından biridir ve her yaştan, ırktan ve etnik kökenden insanı etkiler. Sadece bir veya iki nöbet geçirmek epilepsi anlamına gelmez.
Epilepsi, antiepileptik ilaçlar, diyet tedavisi ve cerrahi ile tedavi edilebilir.
Epilepsi nedir?
Epilepsi (nöbet bozukluğu), nöbetlerin tekrar tekrar ortaya çıkmasıyla karakterize bir nörolojik bozukluktur. Nöbet genellikle beynin elektriksel işleyişinde geçici bir değişiklik nedeniyle davranışta aniden istemsiz veya kontrolsüz hareketi ve davranış değişiklikleridir. Normalde beyin, düzenli bir şekilde sürekli olarak küçük elektriksel uyarılar üretir. Bu uyarılar, nöronlar boyunca (beyindeki sinir hücreleri ağı) ve nörotransmitter adı verilen kimyasal haberciler aracılığıyla tüm vücuda yayılır. Epilepside beynin elektriksel ritimleri dengesizleşme eğilimindedir ve bu da tekrarlayan nöbetlere neden olur. Nöbet geçiren hastalarda, normal elektriksel düzen, bilinçlerini, hareketlerini veya duyularını kısa süreli etkileyebilecek ani ve senkronize elektrik enerjisi patlamalarıyla bozulur.
Epilepsi türleri nelerdir?
Epilepsi, sinir hücrelerinin etkilendiği alana ve beyinde görülen anormal aktivitelerin etkilediği bölgelere göre fokal ve jeneralize olmak üzere ikiye ayrılmaktadır:
Fokal epilepsi
Parsiyel epilepsi olarak da bilinen fokal epilepside beynin çeşitli bölgelerinde görülen anormal elektriksel aktiviteler eş zamanlı olarak görülmemektedir. Belli bir bölgede başlayan anormallikler bazı durumlarda bu bölge ile sınırlı kalırken bazı durumlarda ise beynin tümüne yayılabilmektedir. Bu farklılık, fokal epilepsinin de kendi arasında basit ve kompleks nöbetler olarak ayrılma nedenidir. Bilincin açık olduğu basit fokal nöbetler frontal lob, temporal lob ya da parietal lobda meydana gelen anormalliklerden kaynaklanabilmektedir. Bu farklı bölgeler, kişilerin nöbet sırasında farklı belirtiler göstermesine neden olmaktadır. Frontal lob hareket bozuklukları ile temporal lob ani panik ve deja-vu hissi ile, parietal lob ise uyuşukluk ve görmede yaşanan sıkıntılarla ilişkilendirilmektedir. Kompleks fokal epilepside ise hastalar nöbet sırasında bilinçlerini kaybetmektedir. Belirtileri arasında sürekli yutkunma ve çiğneme isteği, bakışların bir noktaya sabitlenmesi ve şaşkınlık hali bulunmaktadır. Kişiler, nöbetin ardından genellikle nöbet sırasında yaptıklarını hatırlamamaktadır.
Jeneralize epilepsi
Fokal epilepsinin aksine jeneralize epilepside beynin tüm bölgelerinde eş zamanlı olarak ya da bir bölgede başlayıp diğer bölgelere yayılan anormal elektriksel faaliyetler gözlemlenmektedir. Sara nöbeti olarak da bilinen ve oldukça şiddetli geçen epilepsi nöbeti jeneralize kategorisinde değerlendirilmektedir. Belirtileri arasında istemsiz kol, bacak ve vücut hareketleri, vücudun bazı bölgelerinin ya da her yerinin tamamen kasılması ve sonra gevşemesi bulunmaktadır. Çoğu jeneralize epilepsi nöbetinde kişilerin bilinci kapalıdır.
Epilepsi belirtileri nelerdir?
Epilepsinin ana belirtisi tekrarlayan nöbetlerdir. Ancak belirtileriniz, geçirdiğiniz nöbet türüne bağlı olarak değişir. Epilepsi nöbetlerinde genellikle geçici bilinç kaybı, konuşma ve anlama sorunları, boş bakış gibi belirtiler görülür. Epilepsi hastalarının çoğunluğu aynı tip nöbet geçirme eğilimindedir, dolayısıyla her nöbette benzer semptomlar görülür. Epilepsinin ilk belirtileri ise, kol ve bacakta kontrol edilemeyen sallanma ve titremeler, donup kalmak, boş boş bakmak ve bazı durumlarda şuur kaybı ile kendini gösterebilir.
Epilepsinin belirtileri şöyle sıralanabilir;
- Geçici bilinç veya şuur kaybı
- Kontrol edilemeyen kas hareketleri, kaslarda seğirme, kas tonusunun kaybı
- Boş bakış veya "boşluğa bakma" bakışı
- Geçici kafa karışıklığı, düşünmede yavaşlama, konuşma ve anlamada sorunlar
- İşitme, görme, tat alma, koku alma duyularında değişiklikler, uyuşma veya karıncalanma hissi
- Konuşma veya anlama sorunları
- Mide bulantısı, sıcak veya soğuk dalgaları, tüylerin diken diken olması
- Dudak şapırdatma, çiğneme hareketi, el ovuşturma, parmak hareketleri
- Korku, endişe, kaygı veya déjàvu gibi ruhsal belirtiler
- Kalp atış hızının ve/veya solunumun hızlanması
Epilepsi nasıl teşhis edilir?
Teknik olarak, bilinen bir tıbbi durumdan kaynaklanmayan iki veya daha fazla nöbet geçirirseniz (örneğin, alkol yoksunluğu veya düşük kan şekeri) epilepsi hastası olduğunuz düşünülür. Teşhis koymadan önce, doktorunuz fiziksel bir muayene sonrasında; tıbbi geçmişiniz hakkında bilgi alarak ve kan testi (olası diğer nedenleri elemek için) isteyebilir. Nöbet sırasında semptomlarınızı sorabilir ve başka testler de yapabilirler.
Elektroensefalografi (EEG)
Bu test beyninizdeki elektriksel aktiviteyi ölçer. Bazı kontrolsüz biyoelektrik aktivitesinin bulunduğu anormal elektriksel alanlar nöbetlerle ilişkilidir.
Beyin taramaları
Tümörler, enfeksiyonlar veya kan damarlarındaki anormallikler gibi şeyleri aramak için manyetik rezonans görüntüleme (MR).
Epilepsi tedavisi
Epilepsiyi kontrol altına almak için uygulanan tedaviler arasında anti-nöbet ilaçları, özel diyetler (genellikle anti-nöbet ilaçlarına ek olarak) ve cerrahi müdahale yer alır.
İlaç tedavisi
İlaçlar, birden fazla nöbet geçiren hemen hemen tüm hastalar için ilk tedavi seçeneğidir. Sadece tek bir nöbet geçiren ve testleri nöbet tekrarlama olasılığının yüksek olmadığını gösteren bazı hastalar ilaca ihtiyaç duymayabilir. İlaçlar, altta yatan durumu iyileştirmek yerine epilepsinin semptomlarını (nöbetleri) tedavi eder. Oldukça etkilidirler ve hastaların çoğunda (yaklaşık %70) nöbetleri tamamen kontrol ederler. İlaçlar, beyin hücrelerinin aşırı ve karışık elektrik sinyalleri gönderme eğilimini azaltarak nöbetlerin başlamasını önler.
Epilepsi cerrahisi
Epilepsinin tedavi yöntemleri arasında bulunan epilepsi cerrahisi, beyinde epilepsi nöbetlerine neden olan bölgelerin tespit edilmesi ve cerrahi işlemlerle bu bölgedeki hasarların giderilmesini amaçlamaktadır. Epilepsi cerrahisinin amacı nöbetlerin en aza indirilmesi olsa da temelde nöbetleri tamamen ortadan kaldırmak bu cerrahi yöntemlere başvurma sebebidir. Aynı zamanda, epilepsi için kullanılan ilaçların yan etkilerini yok etmek de amaçlanmaktadır. Epilepsi cerrahisinin uygulanma nedenlerinden biri de kişilerin sosyal hayatına devam edebilmesini sağlamaktır.
Epilepsi tedavisinde kullanılan cerrahi teknikler şunlardır:
Epilepsi için cerrahi tedavi hastalığın türüne ve amaca göre fonksiyonel ve rezektif olmak üzere ikiye ayrılmaktadır:
Fonksiyonel cerrahi
Palyatif cerrahi olarak da bilinen fonksiyonel cerrahi genel olarak nöbetlerin şiddetinin ve sıklığının en aza indirilmesi amacıyla uygulanmaktadır. Beynin nöbete neden olan belli bölgesinin diğer bölgelere etki etmesinin önlenmesi amaçlanmaktadır. İlaç tedavisine direnç gösteren her yaş grubu hasta bu operasyona alınabilmektedir. Fonksiyonel cerrahinin başarı ortalaması %80 civarındadır.
Rezektif cerrahi
Rezektif cerrahi ise tüm epilepsi tipleri için uygun olması nedeniyle sıklıkla tercih edilen yöntemlerden biridir. Bu işlemde amaç beynin nöbete neden olan bölgesinin tamamen çıkarılmasıdır. Ameliyattan önce ilaç tedavisine yanıt vermeyen hastaların operasyon sonrasında 1-2 yıl daha ilaç kullanması gerekmektedir. Medikal tedavi bu süreçte nöbetlerin görülüp görülmemesine göre devam etmektedir.
Epilepsi nöbetleri sırasında ne yapmalıyız?
Epilepsi nöbetleri genellikle birkaç dakika sürer. Bu süre zarfında nöbet geçiren kişiyi güvende tutmak öncelikli hedef olmalıdır. İlkyardım için aşağıdaki adımlar takip edilebilir:
- Nöbet bitene ve kişi tamamen uyanana kadar kişiyle birlikte kalınması gerekir. Nöbetten sonra kişinin güvenli bir yerde oturmasına yardım edilir. Uyanan ve iletişim kurabilen kişiye basitçe ne olduğu anlatılır.
- Nöbeti geçiren kişinin rahatlatılması için sakince konuşulması gerekir.
- Kişinin tıbbi bileklik takıp takmadığı ya da başka bir acil durum bilgisi olup olmadığı kontrol edilir.
- İlkyardımı yapan kişinin çevredeki diğer insanları da sakinleştirmesi gerekebilir.
- Kişinin eve veya güvenli bir ortama dönmesi sağlanılır.
Nöbetler genellikle acil tıbbi müdahale gerektirmez. Ancak aşağıdaki durumlarda acil yardım istenebilir:
- Hasta daha önce hiç nöbet geçirmemişse
- Hasta, nöbetten sonra uyanmakta veya nefes almakta güçlük çekiyorsa
- Nöbet 5 dakikadan uzun sürerse
- Hasta, ilkinden kısa bir süre sonra ikinci bir nöbet geçirirse
- Nöbet sırasında yaralanırsa
- Nöbet suda olursa
- Hastanın diyabet, kalp hastalığı gibi bir sağlık problemi varsa ya da hamileyse