Sağlıklı ve dengeli bir beslenme yaklaşımı geliştirmek, her yaş grubu için büyük önem taşır. Fakat özellikle okul dönemindeki çocukların beslenme düzeni, tam anlamıyla hayati bir rol oynar. Çocukları başarıya ve sağlıklı bir hayata hazırlamak isteyen ebeveynler, doğru beslenme programlarının oluşması adına sorumlu davranmalıdır. Neticede çocuklar genel olarak beslenme konusunda ebeveynlerinin yönlendirmelerine göre hareket ederler. Bu anlamda anne babaların ve öğretmenlerin, temel düzeyde de olsa doğru beslenme dinamiklerine ilişkin bilgi sahibi olmaları önem kazanır.
Okul Döneminde Beslenme Neden Önemli?
Okul döneminde gerekli olan öğünler kaçırıldığında ya da besinler ideal seviyenin altında alındığında, gelişim süreci bundan son derece olumsuz etkilenir. Çocuklar okul dönemlerinde odaklanamama ve enerji kaybı gibi temel problemler yaşayabilir. Beslenme bozukluklarından kaynaklanabilecek bu tip sorunlar, çocukların derslerini de olumsuz yönde etkileyebilir. Gerekli olan minerallerin, vitaminlerin ya da diğer önemli besin maddelerinin alındığından emin olmak adına ebeveynler, bu süreçlerde uzman hekimlerden destek alabilir. Bu kontrollerde aynı zamanda sağlık uzmanı ya da diyetisyen, çocuklar için uygun bir beslenme programı oluşturabilir.
Çocukların okul döneminde tükettiği besinler, aşırı yağlanmaların ya da kilo alımların önüne geçmelidir. Sağlıklı beslenme programları oluşturmak, doğal olarak belli bir çaba gerektirir. Çocukların hem derslerde hem de ders dışı fiziksel aktivitelerde gereksinim duydukları sağlıklı besinler; kahvaltı, öğle yemeği ve akşam yemeği menülerinde kendine yer bulmalıdır. Okul çağına gelmiş olan çocuklar, daimî bir gelişim sürecinden geçerler. Bu hassas ve belirleyici dönemde özellikle de beslenme tarafında alınacak önlemler, çocuğun hayatı boyunca etkili olabilecek faydaları beraberinde getirir.
Öte yandan okul genellikle bu yaştaki çocukların ev dışında uzun süre vakit geçirdikleri, kalabalık gruplarla sosyal biçimde yaşamaya alıştıkları ilk yerdir. Bu durum çocuğu doğal olarak öğrenme yolu ile bir yarışma ve mücadele ortamına doğru götürür. Ayrıca çeşitli bulaşıcı hastalıkların kalabalık olarak vakit geçirilen bu yerlerde yayılması kolaylaşabilir. Tam da bu noktada okul çağındaki çocuklar için alınacak koruyucu önlemlerin önemi biraz daha net şekilde anlaşılır. Doğru beslenme disiplini sayesinde hem çocukların gelişimi desteklenir hem de artan vücut direnciyle beraber bulaşıcı hastalıklara karşı riskler düşürülür. Okul döneminde genel itibarıyla organizmaya ciddi bir yük biner. Ayrıca bu süreç; hızlı okuma, hızlı kavrama, etkili bir şekilde bilgi ve beceri kazanma açısından kritik bir eşiktir.
Beslenme ile alakalı olumlu yaklaşımlar geliştirmek, söz konusu becerilerin kazanılmasını kolaylaştırır. Sağlıklı beslenme, okula giden çocukların derslerinde çok daha güçlü performanslar sergilemelerini ve yüksek bir enerjiye sahip olmalarını sağlar. Tüm bunlar, öğrencilerin hem zihinsel hem de fiziksel gelişimini destekler. Bilinçten uzak bir beslenme tarzı, ne yazık ki sağlıksız nesillerin ortaya çıkmasına sebebiyet verebilir. Zira çocukluk; pek çok kalp hastalığının, kimi kanser türlerinin ya da osteoporoz benzeri rahatsızlıkların temelinin atıldığı çağdır. Çocuklarda beslenme ne denli bilinçli ve düzenli bir şekilde sürdürülürse bağışıklık, zekâ ve fizyolojik gelişim de o denli güçlü olur.
Okul Çağı Çocuklarında Beslenme Problemleri
Çocuklar özelinde dengesiz ya da yetersiz beslenme, birçok ülkede ve kültürde karşılaşılabilen bir problemdir. Beslenme yetersizliği, doğrudan bir tercihten öte ekonomik zorluklara paralel düzeyde belirginleşir. Dünya genelinde özellikle gelişmekte olan ülkelerde bu tip beslenme problemlerine somut olarak tanıklık etmek mümkündür. Çocukluk çağındaki beslenme rutininde temel gaye, sağlıklı bir büyüme sayesinde bilinçli bir beslenme alışkanlığının kazandırılmasıdır. Okul çağındaki çocuklarda yanlış beslenme alışkanlıklarına sahip olma eğilimi azımsanmayacak düzeydedir.
Çocuğa ne zaman, hangi miktarda ve hangi tip besinlerin verilmesi gerektiği bilinmelidir. Besinlerin hem hazırlanış aşamasında hem de pişirme ve muhafaza etme aşamalarında pek çok hatalı uygulama söz konusudur. Bu ve benzer hatalar; anemiden şişmanlık problemine, iyot yetersizliğinden diş çürümelerine kadar birçok rahatsızlığın oluşumuna zemin hazırlayabilir. Okul dönemi çocuklarında en sık görülen problemlerden biri de öğünlerin atlanmasıdır. Genel olarak çocukların en sık atladığı öğün, kahvaltı öğünüdür. Oysa okul çağındaki çocuklar için besleyici bir kahvaltının atlanması; sağlıklı bir gelişimi ve okul başarısını doğrudan olumsuz yönde etkileyecektir.
Sağlıklı Beslenme Öneriler
Çocukların fiziksel gelişimi ve davranışları bu yaşlarda önemli ölçüde şekillenmeye başlar. Tam da bu sebeple okul içerisinde sağlıklı bir beslenme rutini ve hareketli bir yaşam teşvik edilmelidir. Söz konusu süreçte ebeveynlere ve eğitim kadrolarına önemli bir iş düşer. Bu hassas dönemlerde hızlı ve sağlıklı bir büyüme adına birçok faydalı besin öğesine ihtiyaç duyulur. Okula gittikleri yaşlarda çocuklar sürekli olarak büyümeye devam ederler.
Bu büyümenin dengeli ve standartlar ölçüsünde gerçekleşmesi için hem besin hem de enerji öğelerinin doğru miktarda, doğru zamanlarda temin edilmesi çok önemlidir. Sağlıksız beslenmeler, okul çağındaki çocukların yetersiz düzeyde mineral ve vitamin almalarına, odaklanma ve kansızlık gibi problemler ile karşılaşmalarına yol açabilir. Dikkat sürelerinin oldukça azalması, öğrencinin derslerde başarılı olma olasılığını da ciddi düzeyde düşürebilir. Tüm bu sorunlarla karşı karşıya kalmamak adına şu tip öneriler dikkate alınabilir:
- Her şeyden önce çocuklar daha hareketli ve aktif bir yaşam tarzına yönlendirilmelidir. Fiziksel aktivitelerin sıklaştırılması ve bir alışkanlık haline getirilmesi bu açıdan önemlidir. Fiziksel aktiviteler, çocukların uyum yeteneklerini de olumlu yönde etkiler.
- Okul çağındaki çocukların dengeli bir biçimde beslenebilmesi adına 4 ayrı besin grubunda yer alan besinlerin yeterli düzeyde tüketilmeleri gerekir.
- Diş ya da kemik gelişimini desteklemek adına günde 2 su bardağı süt ya da yoğurdun tüketilmesi önemlidir. Aynı şekilde kibrit kutusu büyüklüğünde peynirin tüketilmesi de bu bölgelerin gelişimine katkı sunacaktır.
- Enerji seviyesi yüksek olmasına rağmen besin öğesi bakımından cılız olan atıştırmalara veya “abur cubur” olarak ifade edilen ürünlere beslenme çantasında yer verilmemelidir. Bunların yerine daha çok mineral/vitamin yönünde yoğun olan taze meyveler tercih edilmelidir.
- Kahvaltı öğünleri hiçbir koşulda atlanmamalıdır. Bu öğünde taze sıkılmış meyve suyu, 1-2 dilim ekmek, 1 bardak süt ve peynir tüketilebilir. Ayrıca protein açısından müthiş bir kaynak olan yumurtanın çocuk beslenmesinde önemli bir yere sahip olduğu da unutulmamalıdır.
- Okul çevresinde, açıkta satılan ve bozulma riski azımsanmayacak düzeyde olan besinlere bu rutin içerisinde kesinlikle yer verilmemelidir.
- Beslenme çantaları ile beraber su için kullanılan mataralar günlük olarak temizlenmelidir.
- Bu arada zihinsel gelişime önemli bir katkı sunan ve Omega-3 yönünden zengin olan balığın haftada en az 1 defa tüketilmesi de öncelikli öneriler arasında kabul görür.
- Çocukların gün içerisinde en az 8 su bardağı su tüketmeleri gerekir.
- Ara öğün olarak ifade edilen dönemlerde imkânlar dahilinde badem, incir, ceviz, kuru kayısı gibi sağlıklı atıştırmalara yer verilmelidir.
- Şekerli besinlerden, hazır meyve sularından ya da asitli içeceklerden uzak durulmalıdır. Bunun yerine ayran, kefir, süt ya da taze meyve suları tercih edilebilir.
- Çocukların beslenme çantalarında aşır yağlı ve tuzlu olabilen krakerler ya da cipsler olmamalıdır. Bunların yanında mayonez, patates kızartması, krema gibi besinler de okul çağındaki çocukların beslenme düzeninde bulunmamalıdır.
- Mevsim yeşillikleri ile hazırlanan salata, tam tahıllı tost, portakallı/havuçlu kek, omlet tost, yulaf krep ve haşlanmış kurubaklagiller, çocukların dengeli ve ideal beslenmesine katkı sunabilecek diğer önemli önerilerdir.