Ortopedik ve nörolojik sorunlara neden olan gergin omurilik sendromu, doğumsal ya da sonradan oluşan omurga anomalilerinden biridir. Omuriliğin hareketlerini kısıtlayan bu hastalık tedavi edilmediği takdirde ciddi sonuçlar doğurabilmektedir.
Gergin Omurilik Sendromu (Tethered Kord Sendromu) Nedir?
Tethered Kord olarak da bilinen gergin omurilik sendromu; spinal kordun spinal kolon ile eşzamanlı gelişmemesi ve gerginlik oluşturmasıyla karakterizedir. Embriyolojik dönemde ortaya çıkan bazı anomaliler omuriliğin yapışmasına ya da gerilmesine neden olmaktadır. Aynı zamanda meningosel, lipomeningomyelosel ve meningomyelosel ameliyatları da bir süre sonra bu yapışıklığın ortaya çıkmasına neden olabilmektedir. Hastalık; omuriliğin alt bölümünde bulunan sinir dokularına doğru kan akışının yavaşlamasına neden olmakta ve bu durum da sinirlerin fonksiyonlarını kaybetmeleriyle sonuçlanmaktadır.
Gergin omurilik sendromu kojinetal (doğumsal) ya da primer ve seconder olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Yetişkinlerde daha çok görülen seconder gergin omurilik sendromu enfeksiyonlar, tümörler, çeşitli hastalıkların ameliyatlarında yaşanan komplikasyonlar gibi sonradan ortaya çıkan nedenlere dayanmaktadır. Omuriliğin gerilmesi sinir hücrelerinin ihtiyaç duyduğu kanın akışını engellemekte, yeterli oksijene ulaşamayan ve fonksiyon bozukluğu yaşayan sinir hücreleri de hastalarda çeşitli semptomlara neden olmaktadır.
Bebeklerde Gergin Omurilik Sendromu
Konjinetal gergin omurilik sendromu embriyo döneminde ortaya çıkmaktadır. Doğumsal sendroma; filum terminale olarak da bilinen omurilikten sakruma uzanan dokunun spinal kord üzerinde yarattığı gerilim neden olmaktadır. Bebeklik döneminde görülen belirtiler ise bel bölgesinde kıllanma, bu bölgede gamze şeklinde çukur ve deride renk değişimleridir. Bebeklik ve çocukluk döneminde teşhis edilen gergin omurilik sendromu ürolojik, ortopedik ve nörolojik problemler ilerlemeden kontrol altına alınabilmektedir. Geç kalındığı takdirde, ilerleyen dönemlerde ise böbrek yetmezliği, idrar ve gaita tutamama gibi kontrol edilemeyen bağırsak problemleri, omurga eğriliği, ayaklarda şekil bozukluğu gibi kalıcı sorunların görülme ihtimali daha yüksektir.
Gergin Omurilik Sendromu Belirtileri
Konjinetal tethered kord sendromunda belirtiler hasta büyüdükçe daha şiddetli hale gelmektedir. Bununla birlikte çocukların omurga ve omurilik gelişme hızına bağlı olarak bu belirtilerin şiddeti hastadan hastaya değişiklik göstermektedir. Bazı hastalarda belirtiler oldukça belirgindir; bazı hastalarda ise yetişkinlik dönemine kadar semptomlar oldukça hafiftir. Bu durumda hastalığın tanısı oldukça geç konmaktadır.
Gergin omurilik sendromunun başlıca belirtileri şu şekildedir:
- Bel ve bacaklarda ağrı,
- Omurga eğriliği (skolyoz),
- İdrar kaçırma gibi kontrol edilemeyen bağırsak hareketleri,
- Reflekslerde azalma,
- Kas güçsüzlüğü,
- Yürüyüş bozuklukları,
- Kasık bölgesinde ve bacaklarda uyuşma hissi.
Bel bölgesinden başlayarak kasık, kalça ve bacaklarda görülen ağrılar genellikle hareketle birlikte artmaktadır. Bununla birlikte, bazı hastalarda uzun süre oturma ya da öne ve geriye doğru eğilmede de ağrılar artış göstermektedir. Lhermitte belirtisi de çoğu hastada görülmektedir. Elektrik verilmiş gibi hissettiren bu semptom genel olarak kol ve bacaklar ile omurga boyunca hissedilmektedir. Bu belirtilerin yanı sıra belde çukurlaşma ve ayaklarda şekil bozukluğu da görülebilmektedir.
Gergin omurilik sendromu, belirtilerin benzer olması nedeniyle bazı hastalıklarla karıştırılmaktadır. Tümör ve enfeksiyon gibi omurilik hastalıkları, bel kayması ve bel fıtığı gibi hastalıklar tethered kord sendromuyla benzer semptomlara sahiptir. Hastaların sırt üstü yatması durumunda ağrıda azalma olmaması, öksürme ve hapşırmada semptomların artmaması ve hastalarda kas gücü yitiminin bulunması gergin omurilik sendromunu diğer hastalıklardan ayırmaktadır.
Gergin Omurilik Sendromu Tedavisi
Gergin omurilik sendromu ilerleyici biri hastalık olduğu için öncelikli tedavi yöntemi cerrahi operasyonlardır. Klinik bulguların şiddetlenmesi durumunda gerilen omuriliğin serbestleştirilmesi amacıyla cerrahi yöntemlerden yararlanılmaktadır.
Tedavi planından önce yapılan tanısal tetkikler sonucunda uygun hastalar seçilmektedir. Tanıda ise kemik yapısını görmek için röntgen, tomografi ve MR gibi görüntüleme yöntemlerinden yararlanılmaktadır. Lomber vertebra MR taraması bu hastalığa kesin teşhis konmasını sağlamaktadır. Konus düzeyinde gelişen iskeminin alt omurganın L2 ve L3 seviyesinde olup olmadığı ve 2 mm’den kalın olan filum terminale bu yöntemle anlaşılmaktadır. Hastaların bağırsak ve mesane durumu içinse abdimonal ultrason kullanılmaktadır. Ürodinamik değerlendirme sayesinde hem ameliyatın zamanı tespit edilmekte hem de ilerleyen dönemlerde hasta takibi daha kolay yapılmaktadır. Hastalarda güç kaybının şiddeti ve boyutları ise elektrofizyolojik değerlendirme sonucu anlaşılmaktadır.
Gergin Omurilik Sendromu Ameliyatı
Gergin omurilik sendromu ameliyatının temel amacı spinal kordu gerginleştiren patolojiyi yok etmektir. Bu ameliyat sırasında spinal sinirlere hasar vermemek de önemli noktalardan biridir. Sinirlere zarar vermemek amacıyla tüm ameliyat nöromonitör eşliğinde gerçekleştirilmektedir. Anestezi altında gerçekleştirilen ameliyatta mikroskop altında bel bölgesine kesi açılmakta ve omuriliğin yapışık olduğu dokular ayrılmaktadır.
Ameliyatın zamanlaması da büyük önem taşımaktadır. İleri evre gergin omurilik sendromunda nörolojik mesane de denilen sinirsel bağırsak problemleri görülmektedir. Cerrahi operasyon, genellikle bu belirtiler ortaya çıkmadan önce yapılmaktadır. Bu sayede sinirlere hasar verme riski düşmekte ya da sinirlere hiç hasar verilmemektedir.
Gergin Omurilik Sendromu Ameliyatı Riskleri
Gergin omurilik sendromu ameliyatı sırasında bazı komplikasyonlar görülebilmektedir. Nadiren görülen bu riskler uzman doktorlar ve ekipler sayesinde en aza indirilmektedir. Ameliyat sırasında görülebilecek bazı komplikasyonlar şunlardır:
- Beyin omurilik sıvısının açık bölgeden dışarıya taşması,
- Yara bölgesinde enfeksiyon,
- Menenjit,
- Bağırsak ve mesanede fonksiyon bozuklukları,
- Güç kaybı.
Gergin Omurilik Sendromu Ameliyatı Sonrası
Gergin omurilik sendromu ameliyatı sonrasında hastalar birkaç hafta içinde günlük hayatlarına dönebilmektedir. Bununla birlikte, özellikle mesane ve bağırsak problemlerinin görülmesinin ardından yapılan ameliyatlarda kaybolan fonksiyonların yerine gelmesi defektin şiddetine bağlı olarak bazı vakalarda uzun sürmektedir.
Tethered Kord ameliyatından sonra omurilik ve sinirlerde yeniden yapışıklık görülme ihtimali de bulunmaktadır. Yapılan araştırmalara göre yapışıklığın tekrar etme olasılığı %5-%50 arasındadır. Bu nedenle hastaların düzenli olarak kontrole gitmesi ve yakından takip edilmeleri gerekmektedir.