Kadın sağlığındaki en önemli etmenlerin başında kadın üreme sisteminin sağlıklı ve işlevsel olması gelir. Kadın üreme sistemi, birbirinden farklı işlevleri olan organ ve dokulardan oluşur. Bu sistem karmaşık bir işleyişe sahip olduğundan, birçok sağlık sorununda risk altındadır. Bu sağlık sorunları arasında toplumda sık rastlanan çikolata kisti de yer alır.
Çikolata Kisti Nedir?
Çikolata kisti veya tıptaki adıyla ovaryan endometrioma; rahmin iç kısmını döşemekle görevli olan endometrium dokusunun, rahim dışındaki yumurtalık dokusu üzerinde gelişmesi ve çeşitli şikâyetlere yol açması durumudur. Klinikte endometrium dokusunun farklı vücut bölgelerinde gelişmesi olayına endometriozis adı verilir. Bu anlamda, çikolata kisti endometriozisin bir alt türüdür denilebilir.
Bu hastalıkta; endometrial doku zamanla kistleşerek bölgedeki salgı ve kanamaların etkisiyle koyu bir renk alır. Aldığı renk sebebiyle hastalık halk arasında çikolata kisti olarak bilinmektedir. Endometriozis; bulunduğu ve etkilediği doku ve organa bağlı olarak farklı semptomlara yol açabilir. Çikolata kisti yumurtalık dokusunu belli ölçüde işgal ettiğinden, en fazla bu bölgeyle alakalı şikâyetlere neden olur.
Başka yerlere yayılmış olan endometrium dokusu, rahim iç cidarını döşeyen dokuyla aynı özelliklere sahiptir. Bu sebeple, kadın üreme sisteminin hormon dengesine göre değişim göstererek âdet döngüsünü oluşturmasına benzer şekilde hormon dengesinden etkilenir. Döngüsel olarak büyür, genişler, olgunlaşır ve zamanla dökülür. Bu yapım ve yıkım döngüsü nihayetinde dokunun işgal ettiği bölgelerde de çeşitli düzeylerde hasara neden olarak hastalık semptomlarını meydana getirir.
Çikolata kisti toplumda sık görülen sağlık sorunları arasında yer alır. Araştırmalara göre toplumdaki kadınların yüzde 10’unda endometriozis görülürken; endometriozis hastası kadınların yüzde 20 ila 40’ında çikolata kisti gelişmektedir.
Çikolata Kisti Nasıl Gelişir?
Sağlıklı bir kadındaki rahim iç dokusu, âdet kanamasını takiben büyümeye ve genişlemeye başlar. Döngü ortalarında maksimum olgunluğa ulaşan doku, âdet kanamasına yaklaştıkça çeşitli mekanizmalarla dökülmeye ve doku yapısını yitirmeye başlar; içinde bulunan kan damarlarının zedelenmesi sonucunda da âdet kanaması meydana gelir.
Sadece rahim içinde bulunması gereken bu doku; belirli mekanizmalarla vücudun başka bir bölgesinde ortaya çıkarsa endometriozis söz konusu olur. Günümüze kadar yapılan araştırmalarda, endometriozisin gelişmesinde üç farklı teoriden bahsedilmektedir. Bu hastalığa sebep olan mekanizma tam olarak aydınlatılamasa da aşağıdaki teoriler klinikte görülen her tür endometriozis vakasını açıklamak için sıklıkla kullanılır:
1. En yaygın kabul edilen teori, âdet kanamasında dökülen endometrium parçalarının, rahim ile yumurtalık arasında bulunan fallop tüplerinden yumurtalık üzerine dökülerek bu bölgeye yerleşmesidir. Bu teori, özellikle yumurtalık üzerinde gelişen endometriozis ve çikolata kistinin gelişim sürecini açıklar. Bununla beraber, endometriozise yol açan çeşitli anatomik problemlerin de bu mekanizma ile açıklanması mümkündür.
2. Kabul edilen diğer bir teoriye göre endometriozis, kanama esnasında endometrium dokusuna ait bazı hücrelerin kan veya lenf dolaşımına karışarak uzak dokulara taşınmasını ve buraya yerleşmesini takiben gelişir. Özellikle akciğer gibi rahimden uzak bölgelerde ortaya çıkan nadir endometriozis vakalarını açıklamada bu teori tercih edilir.
3. Üçüncü bir teori ise, vücuttaki her doku gibi belirli bir embriyonik kökenden gelişen endometrium dokusunun; vücudun çeşitli bölgelerindeki benzer kökene sahip dokularda gelişim esnasında birtakım kusurlar nedeniyle ortaya çıkmasını konu alır. Örnek olarak, karın boşluğunu döşeyen epitel dokunun gelişim esnasında yanlış farklılaşması sonucu endometriozis geliştirmesi bu teoride yer alır.
Oluşma mekanizması her ne olursa olsun, endometriozis dokusu âdet döngüsünü düzenleyen hormonların etkisine oldukça duyarlı olup, hormon dengesindeki değişimlere göre büyüme veya dökülme davranışı gösterebilir. Buna bağlı olarak, hastalarda döngüsel şekilde ciddi şikâyetler geliştirebilir.
Çikolata Kisti Neden Olur?
Çikolata kisti yumurtalık üzerinde gelişen endometriozis dokusunun kistleşmesi durumu olduğundan, bu rahatsızlığın rahimden dökülen endometrial dokulara bağlı olarak geliştiği kabul edilir. Bu anlamda, endometrium dokusunun yumurtalık üzerine dökülmesini kolaylaştırabilecek her türlü sağlık sorunu çikolata kisti gelişimi açısından risk faktörüdür. Aşağıdaki durumlar çikolata kisti gelişmesi için risk faktörleri olarak kabul edilebilir:
Rahimdeki Anatomik Problemler
Rahmin iç kısmında septum dokusunun bulunması; rahim cidarında miyom, fibrom gibi iyi huylu tümörlerin gelişmesine neden olabilir. Buna benzer şekilde, âdet döngüsü esnasında endometrial dokuların yumurtalığa geri kaçmasını tetikleyebilecek anatomik sorunlar çikolata kisti ile sonuçlanabilir.
İmperfore Himen
Rahimdekine benzer şekilde, rahim ağzı veya vajinada âdet kanamasının dökülmesini engelleyebilen imperfore himen (kapalı kızlık zarı) gibi sorunlar çikolata kistinin oluşmasına sebep olabilir.
Hormon Dengesindeki Bozukluklar
Östrojen hormonunun fazla salgılanması; âdet kanamasının normalden sık görülmesi, miktarının fazla olması veya çok uzun sürmesi gibi durumlarda çikolata kisti gelişme riski artar.
Cerrahi Öykü
Sezaryen gibi rahim duvarına yapılan cerrahi işlemlerde, endometrial doku rahim dışına kaçarak endometriozis ve çikolata kisti meydana getirebilir.
Aile Öyküsü
Ailedeki birinci derece yakınlarında endometriozis görülen kişilerde, aynı hastalığın ve çikolata kistinin gelişme ihtimali diğer kişilere göre daha yüksektir.
Çikolata Kisti Belirtileri Nelerdir?
Çikolata kisti, yumurtalık dokusunun üzerini kaplayarak sağlıklı kişilerdeki dokunun normal işlevlerinin aksamasına yol açabilir. Aynı zamanda, yapım ve yıkım döngüsünde gelişen çeşitli olaylar sonucunda yumurtalık dokusunda farklı düzeylerde tahribata sebep olabilir. Bu bağlamda, çikolata kisti gelişen kişilerde aşağıdaki belirtiler görülebilir:
- Ağrılı ve/veya düzensiz âdet döngüsü
- Ağrı kesiciyle geçmeyen âdet sancısı
- Karın, bel veya pelvis ağrısı
- Düzensiz âdet kanaması
- Ağrılı cinsel birleşme
- Kısırlık (ilerleyen vakalarda)
Çikolata kistinin boyutu, bulunduğu ve tesir ettiği alan, endometrium dokusunun yoğunluğu gibi etkenler görülen belirtileri büyük ölçüde etkiler. Buna göre bazı hastalarda erken dönemde ağrı şikâyeti ile tespit edilebilse de; kimi hastada herhangi bir rahatsızlık verici şikâyet yokluğunda sadece çocuk sahibi olamama nedeniyle yapılan başvurular esnasında tesadüfen belirlenebilir.
Çikolata kisti; hem salgıladığı çeşitli zararlı kimyasallarla yumurta hücrelerine zarar vermesi hem de yumurtalık dokusunu zedelemesi sebebiyle yumurtlamayı engelleyerek kısırlığa yol açabilir. Bununla birlikte, uygun tedavi ile çikolata kistinin giderilmesini takiben tekrar gebe kalma şansı bulunur. Tek bir yumurtalıkta çikolata kisti olan kadınlarda hamilelik gelişebildiği araştırmalarla gösterilmiştir.
Çikolata kisti yırtıldığında, bulunduğu yumurtalığın olduğu tarafta şiddetli karın ve pelvis ağrısı hissedilir. Bu tıbbi bir acil durum yaratabildiğinden, en yakın zamanda uzman bir hekim tarafından değerlendirilmesi oldukça önemlidir. Bununla beraber, çikolata kisti karın içindeki diğer dokularda gelişip yapışıklıklara yol açma riski taşıdığı için ishal, kabızlık, sık idrara çıkma, kanlı dışkılama gibi belirtilere de neden olabilir.
Çikolata Kisti Tedavisinde Neler Yapılır?
Çikolata kistinin nasıl tedavi edileceği belirlenirken; hastanın yaşı, semptomlarının şiddeti ve sıklığı, çocuk sahibi olma planı gibi çeşitli faktörler göz önüne alınır. Bu faktörlere göre hastaya en uygun tedavi şekli planlanır. Bu doğrultuda, çeşitli ilaç tedavileri ile endometriozis kontrol altında tutularak semptomatik tedavi yapılabildiği gibi, farklı girişimsel tedavi yöntemleri ile sorunun tamamen giderilmesi de hedeflenebilir.
Kist küçük boyutlu olduğunda ve hayat kalitesini etkileyen ciddi bir rahatsızlığa yol açmadığında yalnızca takip edilmesi önerilebilir. Yine hafif belirtilere neden olan kistlerde, doğum kontrol hapları gibi hormon dengesini düzenleyici ilaç tedavileri uygulanarak çikolata kistine bağlı semptomların giderilmesi sağlanabilir. Bu tedavi yöntemi, hastalığı kontrol altına alsa da çikolata kistini tamamen gidermez.
Endometriozis dokusunun küçültülerek tedavi edilmesini hedefleyen ilaç tedavileri de mevcuttur. Bu kapsamda, hormon sistemini düzenleyen GnRH hormonu analogları veya antagonistleri tedavide sıklıkla kullanılır. Bu tedavi yöntemi uzun süreli olup, hastada yapay bir menopoz ortaya çıkardığından, hekim kontrolünde düzenlenmesi ve gerekli görüldüğünde yan etkileri açısından ek tedavi yöntemlerine ihtiyaç duyulması gerekli olabilir.
Ciddi ağrı atakları, dört santimetreden büyük kistler, kısırlık gelişen kadınlar veya kanserleşme gelişebilecek kistlerde ise cerrahi yöntem tercih edilir. Ovaryan kistektomi adı bu yöntemde, kapalı olarak (laparoskopik) yapılan bir ameliyatla, kist çevre dokularla birlikte çıkarılır. Bu yöntem kisti tamamen giderebilse de, yumurtalığa belirli ölçüde zarar vererek yumurtalık dokusunda yetmezlik belirtileri ile sonuçlanma riskine sahiptir.
Çikolata Kisti Nedir ve Belirtileri Nelerdir? Hakkında Sık Sorulan Sorular
Ağrılı veya düzensiz adet döngüsü, ağrı kesiciyle geçmeyen adet sancısı, karın-bel veya pelvis ağrısı, düzensiz adet kanaması, ağrılı cinsel birleşme ve kısırlık görülebilir.