Uzun süren ereksiyon genellikle bir sorun olarak düşünülmese de böyle bir durumda tıbbi destek alınması son derece önemlidir. Şiddetli ağrı ve saatler ya da günler süren ereksiyon ile hastanın yaşam kalitesi büyük ölçüde düşebilir. Priapizm olarak adlandırılan bu sağlık sorununa erken müdahale edilmesi hâlinde ciddi ve kalıcı hasarların önlenmesi mümkün olur.
Priapizm Nedir?
Priapizm, herhangi bir cinsel uyarıcı olmadan başlayan, 4 saat veya daha fazla süren, ağrılı ereksiyon durumudur. Nadir görülen bu sağlık sorunu bazı hastalıklara bağlı olarak ortaya çıkabilir. Bununla birlikte ilaçların yan etkisi olarak da görülebilir. Genellikle yetişkin erkekleri etkileyen priapizm, orak hücre anemisine bağlı olarak çocuklarda da ortaya çıkabilir. Acil tedavi gerektiren bu hastalık tedavi edilmediği takdirde ereksiyonun sağlanamaması ya da sürdürülememesine yol açabilecek kalıcı doku hasarları oluşturabilir. Kalıcı hasarın önlenmesi için çeşitli tedavi yöntemleri uygulanabilir.
Priapizmin Çeşitleri Nelerdir?
Priapizm neden ve semptomlarına göre üçe ayrılır:
Düşük Akımlı/İskemik Priapizm
Bu priapizm türünde kan, corpus cavernosum adı verilen ve penisin erekte olmasını sağlayan tüplerde kalır. İskemik priapizm en yaygın görülen türdür. Genellikle bilinen bir neden yoktur ancak orak hücreli anemi, lösemi ya da sıtma hastalarında da iskemik priapizm görülebilir.
Tekrarlayan Priapizm
Tekrarlayan priapizm aslında düşük akımlı priapizmin bir çeşididir. Bu hastalarda uzun süreli ereksiyon tekrar tekrar kaybolup geri gelebilir. Geri geldiğinde daha uzun sürebilir ve her geri geldiğinde ağrı da şiddetlenebilir.
Yüksek Akımlı/Noniskemik Priapizm
Noniskemik priapizm, iskemik priapizme göre daha nadirdir. Genellikle ağrısız seyreden bu hastalık, penis yaralanmalarına bağlı olarak ortaya çıkabilir. Yaralanmanın sonucunda penis dokularına kontrolsüz bir kan akışı olur. Bu da uzun süreli ereksiyona yol açar.
Priapizmin Nedenleri Nelerdir?
Normalde penisin erekte hâle gelmesi için fiziksel veya psikolojik uyarıcıların etkisiyle penise kan akışı başlar. Kanla dolan dokular penisi dik ve sert hâle getirir. Ejakülasyon gerçekleştiğinde ise kan penisten dağılır ve penis önceki hâline geri döner. Priapizmde ise ereksiyonda rol alan kan, damarlar, kaslar veya sinirler normal kan akışının değişmesine neden olur. Bu da ereksiyonun devam etmesine yol açar. Bazı tıbbi durumlar priapizmin nedeni olabilir:
- Kan hastalıkları, kan akışını etkilemesinden dolayı priapizme sebep olabilir. Özellikle kanın peniste kaldığı iskemik priapizm; talasemi, orak hücreli anemi, lösemi ve multipl miyelom gibi kan hastalıkları nedeniyle görülebilir.
- Priapizm, özellikle de iskemik priapizm, kullanılan ilaçların yan etkisi olarak da ortaya çıkabilir. Erektil disfonksiyon tedavisinde doğrudan penise enjekte edilen bazı ilaçlar, anksiyete, psikotik bozukluklar, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu tedavisinde kullanılan birtakım ilaçlar, bazı antidepresanlar, alfa blokerler, kan sulandırıcılar ve hormon ilaçlarının yan etkisi priapizm olabilir.
- Löseminin yanı sıra belirli kanser türleri de priapizmin sebebi olabilir. Prostat, böbrek veya mesane kanseri gibi kanser türlerinde priapizm görülebilir.
- Amiloidoz ve gut gibi bazı metabolik bozukluklar ile omurilik yaralanmaları ve omurilik kanalının daralması gibi nörojenik bozukluklar da priapizme yol açabilir.
- Noniskemik priapizm, penisin yaralanması ya da penil travmalardan kaynaklı olarak görülebilir.
- Yapılan bazı araştırmalara göre priapizm, kanda yüksek seviyede karbonmonoksit bulunmasının bir sonucu olabilir.
Priapizm nadiren de olsa akrep sokması, örümcek ısırıkları ve elektronik sigara kullanımı gibi nedenlerle görülebilir. Ek olarak iskemik priapizmin yüksek dozda alkol ve uyuşturucu kullanımı nedeniyle görülebileceğine dair görüşler de vardır. Ayrıca daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulsa da bazı çalışmalarda COVID-19’un komplikasyonlarından birinin priapizm olabileceği öne sürülmüştür.
Priapizmin Belirtileri Nelerdir?
Priapizmde semptomlar priapizmin türüne göre değişebilir. İskemik priapizmde ereksiyon 4 saatten uzun sürerken peniste ağrı da hissedilir. Penisin gövde kısmında sertlik varken ucu yumuşak olabilir. Ayrıca iskemik priapizm uzun vadede tekrarlayan priapizme dönüşebilir. Bu durumda semptomlar başladığında istemsiz ereksiyonlar birkaç dakika sürebilir. Zamanla ereksiyonlar daha sık ve daha uzun sürmeye başlar.
Noniskemik priapizmde de iskemik priapizmde olduğu gibi ereksiyonlar 4 saatten daha uzundur. Penis gövdesi ve ucu ise sert olur. Bunlara ek olarak noniskemik priapizmde hasta ağrı hissetmez. Ağrı, bu iki tür arasındaki temel farktır.
Priapizmin Neden Olduğu Komplikasyonlar Nelerdir?
İskemik priapizm tedavi edilmemesi hâlinde çok ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Tedavi uygulanmaması penisin kalıcı olarak zarar görmesine neden olur. Uzun süren ereksiyon, özellikle de dört saatten fazla sürüyorsa penisteki dokuların oksijensiz kalmasına sebep olur. Bu da penis dokularının zarar görmesine ve hatta kaybedilmesine neden olabilir. Ek olarak priapizm, erektil disfonksiyona da yol açabilir.
Priapizm Tanısı Nasıl Konulur?
Priapizmde tanı konulurken hangi priapizm türünün olduğunun tespit edilmesi tedavi açısından önemlidir. Priapizmin türünü belirlemek için ise hastanın cinsel organları, karın, kasık ve perine bölgesi incelenir. Muayene ile tümör varsa tespit edilebilir veya travma belirtileri de görülebilir. Ayrıca hastanın semptomları ve ağrı olup olmadığı gibi bilgiler de doğru teşhis için gereklidir.
Ne tür bir priapizm olduğunun tespit edilebilmesi için birtakım testlere ihtiyaç duyulabilir. Penil kan gazı ölçümü, priapizmin türünü belirleyen ve teşhis için yaygın kullanılan bir testtir. Bu testte penisten kan örneği alınarak incelenir. Eğer kan siyahsa bu kanın oksijenden yoksun olduğu ve hastada iskemik priapizm olabileceği anlamına gelir.
Hastanın bir kan hastalığı olup olmadığının anlaşılabilmesi için kan tahlili de yapılabilir. Bu sayede mevcut kırmızı kan hücrelerinin ve trombositlerin sayısı ölçülür. Test sonuçları ayrıca kanser olup olmadığını da gösterir. Ek olarak idrar örneği alınarak toksikoloji testi yapılabilir. Böylece priapizme neden olabilecek ilaçlar da taranır.
Priapizm teşhisi için ultrason da gerekli olabilir. Ultrason ile kan damarlarındaki kan akışı incelenebilir. Bu da priapizmin türünü belirlemeye yardımcı olur. Buna ek olarak priapizme neden olabilecek yaralanma ya da herhangi bir anormal durum da ultrason ile görüntülenebilir.
Priapizm Nasıl Tedavi Edilir?
Tedavide hastanın priapizminin düşük akımlı mı yoksa yüksek akımlı mı olduğuna bakılır. Eğer düşük akımlı priapizm söz konusu ise penisteki fazla kan bir şırınga aracılığıyla alınabilir. Bu sayede hem ağrı azalır hem de istemsiz ereksiyonlar durur. Tedavi için ayrıca penise ilaç da enjekte edilebilir. İlaç, penise kan taşıyan damarları küçültüp penisten kan taşıyan damarları ise genişletir. Kan akışının normale dönmesiyle ereksiyonlar azaltılmış olur. Bu tedavilerin etkisiz olması durumunda ise ameliyat önerilebilir.
Yüksek akımlı priapizm teşhis edildiyse acil tedaviye ihtiyaç duyulmayabilir. Bunun nedeni noniskemik priapizmin genellikle kendi kendine düzelmesidir. Ancak bazı durumlarda penise giden kan akışının durdurulması ya da penis yaralanması sonucu hasar gören atardamarların onarılması için ameliyat gerekebilir.
Hastaya tekrarlayan priapizm teşhisi konulduysa ilaç tedavisi tavsiye edilir. Hormon baskılayıcı ilaçlar veya erektil disfonksiyon tedavisinde kullanılan ilaçlar reçete edilebilir. Tedavide en önemli nokta ise priapizme yol açan başka bir hastalık olup olmadığıdır. Eğer başka bir hastalık nedeniyle priapizm başlamışsa öncelikle altta yatan sorunun çözülmesi gerekir.
Priapizmi Önlemek İçin Neler Yapılabilir?
Priapizm bazen kendi kendine düzelebilir. Ancak ereksiyonu azaltmak için şu adımlar da takip edilebilir:
- Tuvalete gidilebilir.
- Ilık bir duş alınabilir.
- Bol su içilebilir.
- Yürüyüşe çıkılabilir veya evde hafif egzersizler yapılabilir.
- Doktor tarafından önerilen ağrı kesiciler alınabilir.
Bunlara ek olarak durumun kötüleşmesine neden olabileceği için alkol ve sigara tüketilmemeli, penise direkt olarak soğuk ya da buz uygulanmamalıdır. Ayrıca cinsel ilişkiye girmek ya da mastürbasyon da ereksiyonun giderilmesine yardımcı olmayacağından bunlardan da uzak durulmalıdır.