COVID Bulaşma Süresi
İnsan sağlığı üzerinde küresel çapta etkileri olduğu herkes tarafından bilinen ve en önemli sağlık problemlerinin başında gelen COVID-19 salgını ile ilgili her geçen gün yeni veriler elde edilmektedir. Özellikle yoğun aşılama çalışmaları sayesinde, etkisi gittikçe kontrol altına alınmaya başlanan pandemide kişilerin en sık merak ettiği konulardan biri COVID bulaşma süresinin ne kadar olduğudur. Bu konuyla alakalı yapılan çalışmalar ışığında her gün yeni bilgilere ulaşılmaktadır.
COVID Bulaşma Süresi Kaç Gündür?
COVID-19 hastalığına sebep olan SARS-CoV-2 virüsü toplumda kolay ve hızla yayılabilme özelliği gösterdiğinden tüm dünyayı etkisi altına alan bir salgının yani pandeminin gelişmesine sebep olmuştur. Bu nedenle salgının kontrol altına alınabilmesinde dikkat edilen noktaların başında maske, mesafe ve temizlikle birlikte; temaslı veya temas şüphesi olan kişilerin belirli süre karantina altına alınması uygulaması yer alır. Karantina süresi temel olarak, virüsün kişilerde bulaştırıcılık kazanması için gereken inkübasyon süresi ile bulaşmaya müsait olduğu toplam süreyi kapsayacak şekilde ayarlanır.
Yapılan araştırmalar sonucunda COVID-19 hastalığı hafif-orta şiddette geçiren bireylerde bulaştırıcılığın 10 güne kadar devam edebildiğini göstermiştir. Yine hastalığın semptom göstermeye başlamadan 48 saat öncesine kadar bulaştırıcı olabildiğine dair veriler mevcuttur. Hastalık temas sonrası 2-14 gün arasında ortaya çıkabilmektedir. Çeşitli nedenlerle bağışıklık sistemi baskılanmış kabul edilen hastalarda hastalık ağır seyredebildiği için virüs yükünün uzun süre vücuttan uzaklaştırılamamasına bağlı olarak bulaştırıcılık süresinin 20 günü bulabildiği gösterilmiştir. Bu nedenlerden ötürü karantina süreleri 10 ile 14 gün arasında uygulanmaktadır.
COVID Nasıl Bulaşır?
Bilimsel çalışmalar SARS-CoV-2 virüsünün vücutta üst veya alt solunum yolu salgılarında, temaslı kişilerin kanında, idrarında, dışkısında ve diğer vücut sıvılarında bulunabildiğini göstermiştir. Bununla birlikte solunum yoluyla havaya ve yüzeylere karışan solunum salgıları haricinde diğer vücut sıvılarından başka kişilere bulaşma durumu ise henüz kanıtlanmamıştır. Bu nedenle COVID-19 hastalığının bulaşmasında öncelikli olarak burun ve ağız yoluyla havaya damlacık veya solunum yoluyla geçen virüs partikülleriyle ve bu partiküllerin kontamine ettiği yüzeylere temas edildikten sonra ellerin burun, ağız ve göze sürülmesi ile virüsün bulaştığı kabul edilir.
Tüm bu sebeplerle virüsle mücadelede en önemli tedbirler; kişilerin solunum yoluyla virüsü kapmaması için aralarında 2 metre mesafe bırakması, burnu ve ağzı kapatacak şekilde kullanılan maskeler kullanması, el temizliğine ciddi anlamda özen göstererek sık sık sabunla ellerin yıkanması ve yüzeylerin aralıklı olarak dezenfekte edilmesi şeklinde sıralanabilir.
COVID-19 Bulaşma Riskini Artıran Faktörler
- Sosyal ortamlar COVID-19 bulaşma riskini artıran faktörlerden ilkidir. Küçük bir alanda çok sayıda insan uzun süre kaldığı takdirde enfeksiyon riski son derece artar. Buna ek olarak bardak, çatal ve kaşıkların paylaşılması da bu riski artırır.
- Kalabalık gruplar halinde yenen uzun yemekler de riski artıran etkenler arasındadır. Kalabalık ortamlarda kişiler seslerini duyurmak amacıyla yüksek sesle konuşurken etrafa normalden fazla tükürük yayılır. Bu da enfeksiyon riskini oldukça artırır.
- Sosyal mesafeyi korumadan maskesiz bir şekilde sohbet etmek de COVID-19 bulaşma olasılığını yükseltir. Enfeksiyonun havadan ya da tükürükle bulaşmasından dolayı maskesiz dışarı çıkmamaya dikkat edilmesi gerekir. Özellikle toplu taşımada maske kullanmak önemlidir.
- Küçük bir alanda birlikte yaşayan kişiler arasında da bulaşı riski oldukça yüksektir. Yurt odaları gibi mekanların birkaç kişi tarafından paylaşılması enfeksiyonun hızla yayılmasına neden olur.
COVID-19 Bulaşı Nasıl Önlenir?
COVID-19 bulaşını engellemek ve yayılmasının önüne geçmek için alınacak en önemli tedbirler el hijyenini sağlamak, sosyal mesafeyi her zaman korumak ve karantinadır. Bulaşmayı önlemek adına erken tarama yapılmalı ve eğer teşhis koyulduysa izolasyon sağlanarak tedavi sürecine uyulmalıdır. Solunum yolu enfeksiyonlarının bulaşma riskini azaltmak üzere alınan önlemler COVID-19 için de uygulanmalıdır.
Bulaşı önlemek için en önemli adım el temizliğidir. Eller en az 20 saniye olacak şekilde su ve sabun ile yıkanmalıdır. Sabunun antiseptik ya da antibakteriyel olması şart değildir. Ancak eğer su ve sabun yoksa alkol bazlı el antiseptikleri kullanılabilir. Bununla birlikte eller yıkanmadığı sürece ağız, burun ve gözlere dokunulmamalıdır.
Pozitif olan kişilerle temastan kaçınılmalı ve mümkünse 2 metre kadar uzakta bulunulmalıdır. Eğer hasta olan kişilerle veya çevreleri ile doğrudan temas edildiyse eller temizlenmelidir.
Mümkünse kalabalık ortamlardan uzak durulmalıdır. Kalabalık ortamlara girmeyi gerektiren durumlarda ise tıbbi maske ile ağız ve burun kapatılmalıdır. Ek olarak öksürme veya hapşırma esnasında ağız ve burun tek kullanımlık kâğıt mendil ile kapatılmalı, eğer mendil yoksa dirsek içi kullanılmalıdır.
Hayvansal gıdaları çiğ ya da az pişmiş olarak yemekten kaçınmak gerekir. Bunların yerine iyi pişmiş yiyecekler tercih edilmelidir. Bunun yanı sıra enfeksiyon bulaşma riski yüksek olan çiftlik, hayvan kesim yerleri ve canlı hayvan pazarları gibi alanlardan uzak durulmalıdır.
Yolculuğa çıkılması durumunda yolculuktan sonraki 14 gün içinde solunum yolu semptomlarından herhangi biri görülürse maske takılarak sağlık kuruluşuna başvurulması gerekir.
COVID Geçiren Birine Virüs Tekrar Bulaşabilir Mi?
Son yapılan çalışmalar ışığında, önceden COVID-19 hastalığını geçiren kişilerde yeniden virüse yönelik yapılan testlerde pozitiflik veya hastalık tablosunun geliştiğine dair vaka raporları bildirilmiştir. Bununla birlikte, Dünya Sağlık Örgütü tarafından yapılan araştırmalarda COVID-19 hastalığını geçirmenin bir süreliğine veya kalıcı bağışıklık bırakıp bırakmadığına dair kesin yargı oluşturacak düzeyde yeterli bilgi bulunmamaktadır. Bu nedenle hastalık geçirilmiş dahi olsa; maske takma, mesafe bırakılması veya temizliğe dikkat edilmesi gibi tedbirlere sıkı şekilde devam edilmesi ve aşı sırası geldiğinde aşılanmak gerekir.
Yine hastalık geçirenlerde virüsün üst veya alt solunum yolundan temin edilen salgı sıvılarında moleküler düzeyde tespit edilebildiği bildirilmiştir ancak bu kişilerin bulaştırıcılık gösterdiği veya bu kişilerde COVID-19 hastalığının geliştiğine dair yeterli düzeyde klinik kanıt bulunmamaktadır. Hastalıkla alakalı her gün yeni veriler elde edildiğinden, hastalığa dair yaklaşım ve öneriler sürekli güncellenir. Bu durumda bireylere düşen kısım; güncel veriler ışığında yapılan tavsiye ve talimatlara dikkat ederek maske, mesafe ve hijyen tedbirlerine, aşılanma ve hastalık geçirme durumuna bakılmaksızın, en üst düzeyde riayet edilmesidir.
COVID-19 Bulaşma Riski Ne Zaman Biter?
2 ila 14 gün arasında olan COVID-19 kuluçka süresinden sonra bulaşma riski yaklaşık 10 gün sürer. Pozitif olan kişilerde izolasyon, semptomlar başladıktan sonra en az 10 gün devam etmelidir. Semptomların başladığı günün sonrası 1. gün olarak kabul edilir. Ancak hastaneye yatmayı gerektiren bir ağır hastalığı olan kişiler, 10 günün sonrasında da hastalığı bulaştırabilir. Dolayısıyla ağır bir hastalığı olanların izolasyonu 10 yerine 20 gün olmalıdır.
Temaslı Kişiler Ne Yapmalı?
Yakın temaslı olan bir kişi yüksek riskli olarak kabul edildiğinden 10 günlük izolasyon şarttır. Düşük riskli olan temaslılar ise 14 gün boyunca maske kullanarak normal yaşantısına devam edebilir. 2-14 gün arasında değişen kuluçka süresince semptomlar takip edilir. Herhangi bir semptom olması durumunda numune alınarak test yapılır. Test sonucu pozitif ise tedaviye başlanır.