Epidural Anestezi

Epidural Anestezi



Vücudumuzda ortaya çıkan bazı hastalıkların tedavisi ancak cerrahi girişimlerle mümkündür. Cerrahi müdahale öncesinde, operasyon yapılması planlanan bölgenin uyuşturulması veya genel olarak vücudun his duyularının geçici olarak engellenmesi anlamına gelen anestezi uygulaması büyük önem arz eder. Bu doğrultuda, günümüzde uygulanan anestezi yöntemlerinden biri de epidural anestezidir.

Epidural Anestezi Nedir?

Vücudumuzdaki ağrı ve dokunma duyuları, ilgili uzuvlardaki sinir iletilerinin önce omuriliğe; ardından omurilik üzerinden beyne iletilmesi yoluyla hissedilir. Beyin ve omurilikteki sinir dokuları; beyin zarları (meninks) adı verilen üç farklı özellikteki zar dokusuyla çevrilidir. Bu zarlara içten dışa doğru sırasıyla pia mater, araknoid mater ve dura mater adı verilir. Araknoid mater ile dura mater arasında çeşitli özellik ve görevleri olan beyin omurilik sıvısı bulunur. Beyin zarları, başta sinir dokularının korunması ve desteklenmesi olmak üzere çeşitli görevlere sahiptir.

Belirli cerrahi operasyonlarda; ameliyat yapılacak bölge kısıtlı bir alan ise ve anestezinin sadece bu bölgeye uygulanması yeterli olacaksa, tüm vücudun uyutulması anlamına gelen genel anestezi uygulaması tercih edilmez. Bunun yerine; operasyonun çeşidi ve büyüklüğüne göre ya işlem bölgesinin kısıtlı olarak uyuşturulması sağlanır (lokal anestezi) ya da vücudun bir yarısı geçici olarak anestetik hale getirilir. Bu ise beyin zarları arasındaki boşluklara anestetik maddelerin enjekte edilmesi ile yapılır.

Eğer anestetik madde, beyin omurilik sıvısının da bulunduğu dura mater ile araknoid mater arasındaki boşluğa uygulanırsa buna subdural veya spinal anestezi adı verilir. Eğer anestezik madde; dura mater ile bunun dışındaki bağ dokularının arasındaki kısıtlı boşluğa uygulanırsa, buna epidural anestezi adı verilir. Bu bağlamda, epidural anestezi uygulamasında beyin zarları hasar görmez ve beyin omurilik sıvısının boşaltılması gerekmez. Teknik olarak, epidural anestezi subdural anesteziye göre daha kolaydır ve daha az yan etkiye sebep olur. Bunların yanında farklı pek çok avantajı da bulunmaktadır.

Epidural anestezi, sıklıkla normal doğum veya sezaryen ameliyatları için gündeme gelse de; vücudun alt yarısını ilgilendiren çok çeşitli cerrahi işlemler için de güvenle uygulanabilen bir yöntemdir. Bu anlamda, epidural anestezi her türlü cerrahi branşın ilgi alanına girmektedir.

Epidural Anestezi Nasıl Yapılır?

Epidural anestezi omurganın bel bölgesindeki lomber omurlardan uygulanır. Bu bölgedeki omurilik dokusunun sinir uzantılarını göstermesi sebebiyle, uygulama esnasında olası bir hasarın önüne geçilmiş olur. İşlem esnasında hasta oturur şekilde vaziyet alır ve omurgasının belli olmasını sağlayacak şekilde öne doğru eğilir.

Uzman hekim, eliyle muayene ederek doğru seviyeyi tespit eder ve girişim yapılacak bölgeyi antiseptik solüsyonla temizler. Bir enjektör iğnesiyle doğru seviyeden girişim yaparak, epidural boşluğa ulaşıncaya kadar yavaş ve yumuşak hareketlerle iğneyi ilerletir. Epidural boşluğa ulaşıldıktan sonra iğne içinden plastik bir kateter gönderilir ve kateter sabitlenir. İğne çıkarılır ve anestezi madde sabitlenen kateter üzerinden enjekte edilir. Kateter, cerrahi esnasında ek anestezi uygulamalarına ihtiyaç duyulması ihtimaline bağlı olarak sabit şekilde bırakılabilir. Uygulama yapıldıktan sonra anestezik etkilerin ortaya çıkması 10-20 dakikayı bulabilir. Anestezi sayesinde vücudun alt yarısındaki ağrı ve dokunma duyuları tamamen kaybolurken, hasta bilincini kaybetmez ve uyanık kalır. Bu esnada yapılacak cerrahi girişimin hazırlıklarına devam edilir.

Tüm bu süreç esnasında, hastada ortaya çıkabilecek her türlü yan etkiyi kontrol etmek amacıyla, hasta sürekli olarak takip edilir ve anestezi hekimi hazır bulunur. Hastanın anestezi durumu sürekli kontrol edilir ve ancak uyuşmanın tam olarak elde edilmesi sonrası cerrahi işleme başlanır. İşlem sonrasında, anestezi için yerleştirilen kateter çıkarılır ve hasta takibe alınır.

Epidural Anestezi Neden Tercih Edilir?

Her anestetik uygulama, kendine göre avantaj ve dezavantajlara sahip olduğu gibi belirli yan etkilere de sebep olma riski taşır. Anestezi yöntemi seçiminde hastanın ek hastalıkları ve özel durumları da nihai karara etki eden faktörlerdir. Bu bakımdan, epidural anestezinin diğer yöntemlere göre tercih edildiği koşullar mevcuttur.

Buradaki en temel ayrım, genel anestezi ile bölgesel anestezi arasındaki farktır. Genel anestezi daha ciddi yan etkilerin ortaya çıkma riskini bünyesinde barındırır ve uygulaması daha meşakkatlidir; uygulama esnasında ve sonrasında sıkı takip gerektirir. Bunun yanında bölgesel anestezi, kısa sürede uygulanması sebebiyle yan etki ortaya çıkarma olasılığı az olan bir yöntemdir. Kolaylıkla uygulanabilir; hasta işlem sonrasında kısa sürede hareket edecek duruma gelebilir.

Aşağıdaki özellikleri bakımından epidural anestezi çeşitli avantajlara sahiptir:

•Ağrı duyusu tamamen engellenir. Bu sayede cerrahi işlemde veya doğumlarda ağrı olmaksızın kişi kolay bir operasyon geçirir.

•Ağrının olmaması sayesinde, kişi cerrahi işlem sonrası daha verimli ve rahat bir şekilde dinlenebilir.

•Epidural anestezi uygulanan kişi, cerrahi esnasında ağrı ve acı duyumsamaksızın uyanık halde kalabilir. Bu sayede, doğum gibi özel cerrahilerde ameliyat ortamından haberdar olabilir ve doğum sonrasında bebekle anne buluşturulabilir.

•Spinal anestezi yönteminde, anestetik madde verilmeden önce beyin omurilik sıvısının bir miktar boşaltılması gerekir. Bu; hem beyin zarlarına girişim yapılmasına yol açar hem de boşalan sıvı nedeniyle baş ağrısı gibi yan etkilerin ortaya çıkmasına neden olur. Epidural anestezide beyin zarlarına bir işlem yapılmadığından, bu riskler ortadan kalkar.

Epidural anestezi ile vücudun belden aşağısı tamamen uyuşturulduğundan bu bölgeyle alakalı her türlü küçük cerrahi işlemler yapılabilir. Bu bağlamda aşağıdaki cerrahi girişimlerde epidural anestezi tercih edilebilir:

•Normal doğum

•Sezaryen doğum

•Rahmin çıkarılması gibi çeşitli jinekolojik ameliyatlar

•Taş çıkarma, prostat ameliyatları gibi çeşitli girişimler

Kasık fıtığı ameliyatları

•Küçük ortopedik cerrahiler

•Bazı bölgesel damar cerrahileri

Epidural Anestezi ile Doğum Yapılabilir Mi?

Epidural anestezinin en sık kullanıldığı girişimler normal doğum ve sezaryen ameliyatlarıdır. Bazı anne adayları; ağrısız bir normal doğum yapabilmek, sezaryen ameliyatı esnasında uyanık kalmak ya da genel anesteziden kaçınmak için epidural anesteziyi tercih edebilir. Epidural anestezi; doğum esnasında hissedilen ağrı ve acı hissini ortadan kaldırırken, rahim kasılmalarının meydana gelmesini engellemez. Bu sayede anne adayı daha rahat bir şekilde doğum yapabilir.

Anne, doğum esnasında yapılan epizyotomi kesisi veya doğum sancısı gibi süreçleri hissetmese bile normal doğum esnasında yine ıkınmaya devam eder; ancak bazı durumlarda da epidural anestezinin ıkınma sürecini zorlaştırdığı görülmüştür.

Bunun yanında, epidural anestezi yardımıyla yapılan doğumun tamamlanmasının ardından anne ile bebek ameliyat odasında hemen buluşturulabilir. Annenin sağlıklı bebeğini görmesi, anne sağlığı ve doğum sonrası depresyon gibi çeşitli rahatsızlıkların önlenmesi açısından oldukça faydalıdır. Ayrıca anne, epidural anestezi sonrası daha kısa sürede anestetik etkilerden kurtularak, kolay ve etkili bir dinlenme süreci geçirebilir; sancısız doğum yaptığı için de doğum kaygıları ile ilişkili problemlerden korunmuş olur.

Epidural Anestezinin Riskleri Nelerdir?

Her türlü anestetik girişimde olduğu gibi epidural anestezinin de arz ettiği çeşitli riskler mevcuttur. Bu bakımdan, anestezi uygulaması öncesinde hekim tarafından kapsamlı bir değerlendirme yapılarak hastanın anesteziye uygunluğu incelenir. Aşağıdaki özelliklere sahip hastalarda epidural anestezinin uygulanması doğru değildir:

•Kanama bozukluğu olan veya kan sulandırıcı ilaç kullanan kişiler

•Epidural anestezinin uygulanacağı bölgede enfeksiyonu olanlar

•Anestezide kullanılan ilaçlara alerjisi olanlar

•Alt sırt bölgesinde ameliyat geçirmiş olanlar

Bu özellikleri barındırmayan ve uygun cerrahi işlemlerin planlandığı hastalarda, hekim onayı ve gözetimi ile epidural anestezi gerçekleştirilebilir.

Epidural Anestezinin Yan Etkileri Nelerdir?

Epidural anestezide kullanılan anestetik maddelere bağlı olarak, cerrahi esnasında veya sonrasında çeşitli yan etkiler ortaya çıkabilir. Bu yan etkilerin bazıları ciddi olup müdahale gerektirebilirken, bazıları takip edilir ve zamanla etkisini kaybeder. Epidural anestezi ile beraber görülen etkiler arasında şunlar sıralanabilir:

•Kan basıncının düşmesi veya yükselmesi

•Çarpıntı

•Sırt ağrısı

•Şiddetli baş ağrısı

•Bulantı, kusma

•Kaşıntı

•Baş dönmesi

•Anestezinin uygulandığı bölgede kanama, morarma veya şişlik

•Çok nadiren sinir hasarı

Bu belirtilerin ortaya çıkma ihtimali oldukça düşüktür. Epidural anestezi genellikle herhangi bir yan etki görülmeden, kolaylıkla ve güvenle uygulanabilir. Operasyon esnasında ortaya çıkan yan etkiler söz konusu olduğunda ise anestezi hekimi tarafından kontrol altına alınabilir. Cerrahi sonrası, vücudun alt yarısındaki uyuşukluk bir süre daha devam edebilir veya daha hafif yan etkiler ortaya çıkabilir. Bu durumda geçici olarak ortaya çıkan rahatsızlıklar ek tedavi yöntemleri ile giderilir.

Epidural Anestezi Hakkında Sık Sorulan Sorular

Genel anestezi daha ciddi yan etkilerin ortaya çıkma riskini bünyesinde barındırır ve uygulaması daha meşakkatlidir; uygulama esnasında ve sonrasında sıkı takip gerektirir. Bunun yanında bölgesel anestezi, kısa sürede uygulanması sebebiyle yan etki ortaya çıkarma olasılığı az olan bir yöntemdir.

Epidural anestezinin en sık kullanıldığı girişimler normal doğum ve sezaryen ameliyatlarıdır.

Op. Dr.
Mustafa Melih Erkan
Kadın Hastalıkları ve Doğum
MEDICANA INTERNATIONAL İZMİR
Profili Gör
Oluşturma: 14.12.2020 11:41
Son Güncelleme: 01.03.2022 10:07
Oluşturan: Mustafa Melih Erkan
+A A-

İlgili Bölüm Hekimleri