Yumurtalık kanseri, kadın üreme sisteminin yumurtaları ve kadın hormonlarını üreten bir parçası olan yumurtalıkta başlar. Yumurtalıkların birini veya her ikisini de etkileyen ve genellikle yaşamın ilerleyen dönemlerinde ortaya çıkan bir kanser türüdür. Yumurtalıkları olan herkes yumurtalık kanserine yakalanabilir ve şişkinlik gibi belirtiler her zaman belirgin olmayabilir. Erken teşhis, hastalığın daha tedavi edilebilir olduğu anlamına gelebilir.
Yumurtalık Kanseri Nedir?
Yumurtalıklar, kadın üreme sisteminin ayrılmaz bir parçasıdır. Kadın üreme sistemi için hayati önem taşı, pelvik bölgede bulunur ve her biri badem büyüklüğündedir. Ergenlikten menopoza kadar düzenli olarak yumurta bırakılır. Ayrıca adet döngüsünü düzenleyen östrojen ve progesteron gibi hormonlar da yumurtalar tarafından üretilir. Menopozdan önce yumurtalıklar yavaş yavaş işlevini durdurur ve östrojen seviyelerinde ve buna bağlı semptomlarda düşüşe neden olur.
Yumurtalık kanseri öncelikle kadınlarda yumurta üretiminden sorumlu organ olan yumurtalıklardan kaynaklanır. Ek olarak, fallop tüpünde veya karın zarı olan peritonda kanser gelişebilir. Pek çok vakada yumurtalık kanseri fallop tüpünden kaynaklanır. Yumurtalık kitlelerinin çoğu kanserli olmasa da görüntülemedeki bulgular veya uzun süreli kalıcılık kapsamlı bir değerlendirmeyi gerektirir.
Yumurtalık Kanseri Türleri Nelerdir?
Yumurtalık kanserinin yaygın türleri aşağıdaki gibidir:
- Epitelyal: Epitelyal yumurtalık kanseri, tanı konulan vakaların yaklaşık %90'ını oluşturur ve en sık görülen türdür. Bu tümörler, genellikle fallop tüpü, rahim veya rahim ağzı gibi bitişik yapıları kaplayan çeşitli epitel doku türlerinde bulunur. Tipik olarak yaşlı bireylerde, özellikle de BRCA mutasyonları gibi genetik mutasyonlara sahip kişilerde tespit edilir.
- Germ hücresi: Yumurtalık kanseri vakalarının %5’ini oluşturan germ hücreli tümörler, yumurtalıklarda yumurta üretiminden sorumlu hücrelerden kaynaklanır. Her yaşta ortaya çıkabilmesine rağmen 30 yaş altı kişilerde daha sık teşhis edilir.
- Seks kord stromal tümörler: Bu, yumurtalığın stroma olarak bilinen destek dokusundan kaynaklanır ve Yumurtalık kanseri vakalarının %5’ini oluşturur. Bu tümörler östrojen, progesteron ve testosteron gibi yüksek hormon seviyelerine bağlı olabilir. Gençlerden yaşlı bireylere kadar çeşitli yaş gruplarındaki kadınları etkileyebilir.
- Fallop tüpü kanseri: Çoğu yumurtalık kanserinin başlangıç kaynağı olan fallop tüpü kanseri, kanser öncesi hücreleri barındırabilir veya yalnızca tüp içinde ortaya çıkabilir. Birincil periton kanseri, seröz karsinom tubal veya yumurtalık tutulumu olmadan ortaya çıkar ve yumurtalık kanserine benzer semptomlara neden olur.
Yumurtalık kanseri evrelemesi aşağıdaki gibidir:
- Evre 1: Kanser, yalnızca yumurtalıklardadır.
- Evre 2: Kanser, yumurtalıklardan birinde veya her ikisindedir ve pelvise yayılmıştır.
- Evre 3: Kanser, pelvis dışındaki bölgelere veya yerel lenf düğümlerine yayılmıştır.
- Evre 4: Kanser, vücudun diğer bölgelerine yayılmıştır (uzak metastaz).
Yumurtalık Kanseri Neden Olur?
Yumurtalık kanserinin nedeni bilinmemektedir ancak bir kadının yumurtalık kanserine yakalanma riskinin arttığını gösteren bazı risk faktörleri vardır. Aşağıdakiler, yumurtalık kanseri için risk faktörleridir:
- Adet döneminin erken başlaması (12 yaşından önce)
- Geç menopoz (52 yaşından sonra)
- 50 yaş üstü olmak
- Hormon replasman terapisi
- Kısırlık
- 30 yaşından sonra ilk çocuğunu doğurmak
- Meme veya kolon kanseri öyküsü
- Ailede yumurtalık kanseri öyküsü
- Bazı doğurganlık ilaçları
Yumurtalık Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Yumurtalık kanserinin belirtileri spesifik değildir ve şunları içerebilir:
- Şişkinlik
- Daha az yemek ve daha tok hissetmek
- Karın, pelvik, sırt ağrısı
- İdrara sık çıkma
- Bağırsak alışkanlığı değişiklikleri
- Tükenmişlik
- Hazımsızlık
- Ağrılı ilişki
- Açıklanamayan kilo değişimi
- Anormal vajinal kanama veya akıntı
Bu semptomlardan herhangi birinin dört haftadan daha uzun süre yaşanması durumunda muayene olunması gerekir. Çoğu zaman bu belirtiler yumurtalık kanserinin sonucu olmaz ancak özellikle belirtiler yeniyse, alışılmadıksa veya kötüleşiyorsa bir uzmana danışmak önemlidir.
Yumurtalık Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?
Yumurtalık kanserini düşündüren belirtiler ortaya çıktığında doktor, bunların kanserle ilişkili olup olmadığını anlamak için inceleme başlatır. Tıbbi geçmiş ve aile geçmişi kapsamlı bir şekilde incelenir.
Teşhis prosedürleri şunları içerebilir:
- Fizik muayene: Hastaların genel sağlığı değerlendirilir; tümör veya sıvı birikimi belirtileri açısından karna özellikle dikkat edilir. Gerekiyorsa yumurtalık kanseri hücrelerinin tespit edilmesi amacıyla sitolojik inceleme için sıvı örnekleri toplanır.
- Pelvik muayene: Doktor, yumrular veya boyut ya da şekil değişiklikleri gibi herhangi bir anormalliği tespit etmek için yumurtalıkları ve komşu yapıları manuel olarak inceler.
- Kan Testleri: Değerlendirmenin bir parçası olarak doktor kan testleri isteyebilir. Bu testler, aralarında CA-125'in de bulunduğu çeşitli maddeleri değerlendirebilir. Yumurtalık kanseri hücrelerinde ve bazı normal dokularda bulunan CA-125 seviyesi yükselebilir. Bu, potansiyel kansere veya diğer sorunlara işaret edebilir.
CA-125 testi tek başına yumurtalık kanseri için tanısal değildir. Belirli ailesel kanser öyküsü olmayan sağlıklı kadınların rutin ultrasonları da etkili olmayabilir. Bu testler, kanserli olmayan durumları tespit edebilse de genel popülasyonda yumurtalık kanseri tespiti için yetersizdir.
- Biyopsi: Kanser hücresi incelemesi için doku veya sıvının çıkarılmasını içerir. Kan testlerini ve ultrason bulgularını takiben, pelvik ve karın bölgelerinden doku ve sıvının alınması için laparotomi olan ameliyat önerilebilir. Yumurtalık kanseri tanısı için sıklıkla cerrahi gereklidir.
- Laparoskopi: Küçük bir karın kesisinden yerleştirilen ince, ışıklı bir tüpün kullanıldığı laparoskopi, iyi huylu kistleri veya erken evre yumurtalık kanserini çıkarabilir. Kanser yayılımının belirlenmesine yardımcı olur.
Yumurtalık Kanseri Tedavi Yöntemleri Nelerdir?
Yumurtalık kanseri olan çoğu kişi, kemoterapi ve cerrahi kombinasyonuyla tedavi edilir. Tedavi planları multidisipliner bir yaklaşım gerektirir. Jinekologlar, onkologlar, radyologlar, histopatologlar ve klinik hemşire uzmanları ile tedavi aşamaları planlanır.
İlk testler kanseri gösteriyorsa, ideal olarak jinekolojik onkolog gibi bir kanser uzmanı tarafından ameliyat önerilebilir. Ameliyat, aşağıdakilerin tamamının ya da bir kısmının alınmasını içerir:
- Hem yumurtalıklar hem de fallop tüpleri (iki taraflı salpingo-ooferektomi)
- Rahim ve rahim ağzı (toplam histerektomi)
- Vajinanın bir kısmı (vajinal manşet)
Genellikle karın insizyonu veya laparoskopi yoluyla yapılan prosedür, acil kanser testi için dokunun çıkarılmasını içerir. Kanser doğrulanırsa cerrah rahim, yumurtalıklar ve fallop tüplerini çıkarabilir ve yakındaki dokuları kanser açısından kontrol edebilir.
Bazen kanser, birkaç kemoterapi döngüsünden önce veya sonra birincil kitle küçültme ameliyatı adı verilen bir tür ameliyatla tedavi edilir; buna aralıklı kitle küçültme ameliyatı adı verilir.
Yumurtalık kanseri için çoğunlukla ameliyat sonrası kemoterapi önerilir. Kemoterapi, kanser hücrelerini öldüren ilaçların kullanıldığı bir tedavi yöntemidir. Bazı durumlarda ameliyat öncesinde kemoterapi önerilebilir.
Hipertermik intraperitoneal kemoterapi (HIPEC); kolorektal kanserleri, yumurtalık, apendiks, peritoneal mezotelyoma ve bazı pediatrik maligniteler gibi karın kanserleri için son teknoloji bir tedavi yöntemidir. Tümör çıkarma ameliyatı sonrası uygulanan HİPEK, kalan kanser hücrelerini etkili bir şekilde ortadan kaldırmak için karın boşluğunun ısıtılmış kemoterapide yıkanmasını içerir.
Kanser tedavisinden sonra düzenli kontroller kanserin tekrarlamamasını sağlayabilir. Bu kontroller semptomların gözden geçirilmesini, fiziksel muayeneleri ve bazen CA-125 testlerini içerir. Ultrason veya MRI gibi görüntüleme testleri önerilebilir.